Güncel

ANALİZ | Dünya Proletaryasının Önderi Lenin’in Ölümünün 100. Yılı Anısına Ekim Devrimi’ni Gerçekleştirmede Taktik ve Strateji

"24 Ekim günü MK toplanarak ayaklanma ile ilgili basından demiryolu, posta ve gıdaya ve diğer konularda güvenliğin sağlanması için görev dağılımı yapılır. 24 Ekim akşamı erken saatlerde denizci ve gemilerin gelmesi için telgraflar çekilir"

Paris Komünü’nden sonra insanlığın nihai kurtuluşu yolundaki en büyük ayağa kalkışı Büyük Proleter Sosyalist Ekim Devrimi’dir. Bu devrimin öncü gücü SBKP(Bolşevik) önderi V.İ.Lenin 21 Ocak 1924 tarihinde ölümsüzleşti.

21 Ocak 1924’te ölümsüzleşen enternasyonal proletaryanın öğretmeni V.İ.Lenin ölümsüzlüğünün 100. yılında dünyada ve ülkemizde proletaryanın mücadelesine önderlik etmeye devam ediyor.

1917 Ekim Devrimi’nin zaferle taçlanmasında RSDİP(Bolşevik)’in ve partinin başındaki Lenin’in varlığı; Lenin’in önderlik yeteneği, Marksizm’i kavrayışı, partisini eğitmesi ve hazırlaması, usta taktikleri, politik devrimciliği Ekim Devrimi’nde kilit rol oynamıştır.

Lenin’in Şubat Devrimi’nden sonra Rusya’ya gelişiyle Bolşevik Partinin görüşleri ve mücadelesinde önemli gelişmeler yaşanmıştır. Lenin, 1917 Şubat Devrimi sonrasında yazmış olduğu Nisan Tezleri’yle ve Ekim Ayaklanması’nın zamanı ve gelişimi konusunda can alıcı müdahaleler gerçekleştirmiştir. Bu süreçte partisini eğitmiş, kitlelerin örgütlenerek devrime hazırlanmasında etkili olmuştur.

1917 Şubat Devrimi’yle Çar otokrasisinin yıkılması sonucu Rusya’da ikili bir iktidar ortaya çıktı. Şubat Devrimi’nden sonra yani Burjuva Demokratik Devrimi’nden sonra Sosyalist Devrimin gerçekleştirilmesi için Lenin önderliğinde Bolşevikler, işçi sınıfı içerisinde yoğun bir propaganda ve örgütlenmeye giriştiler.

Lenin’in Rusya’ya dönüşüne kadar Bolşevikler, Geçici Hükümeti kınamayı ve yıkmayı, Sovyetler’i bir iktidar organı olarak öne çıkarmayı dahi ileri sürmemiş tamamen savunmacı bir çizgi izlemişlerdi. Menşevikler ise Geçici Hükümet’in varlığından memnundular.

Bolşevik’lerin bir bölüğünün Lenin’in “Nisan Tezleri”ne yönelik itirazlarından biri de Rusya’nın bir küçük burjuva ülkesi olduğu ve köylülüğün şu anki durumda burjuvaziyi desteklediğinden dolayı proletaryanın yalnız kaldığı ve bundan dolayı da iktidarı istemek büyük hata olur düşüncesini taşıyorlardı.

Lenin, Rusya’ya gelir gelmez Bolşevik Parti içerisindeki yanlış anlayışlara karşı mücadeleyi öne alır, partiyi yeni taktiklerle donatmak için mücadeleyi başlatır. Parti içerisindeki bu yanlış anlayışlara karşı şu yanıtı verir; “Eğer Çar’a hayır, gelsin işçi hükümeti deseydim, bu tehlikenin tehdidi altında olurdum. Fakat ben bunu söylemedim, ben başka bir şey söyledim. Ben Rusya’da (burjuva hükümet bir yana bırakılırsa) İşçi, kır işçisi, asker ve köylü Temsilcileri Sovyetleri dışında başka bir hükümetin olamayacağını söyledim. Rusya’da iktidarın şimdi Guçkok ve Lvov’dan ancak bu Sovyetlere geçebileceğini söyledim. Bunlar da tam da köylülük ağırlıktadır, askerler ağırlıktadır, küçük burjuvazi ağırlıktadır.” (Seçme Eserler, c.6, s. 50)

Ve devamla “dış politikada yeni hükümet emperyalist savaşın sürdürülmesinin bir hükümetidir” (age, s. 59) der. Bolşevikler ise emperyalist savaşın iç savaşa dönüştürülmesi şiarını savaşın başlamasından bu yana ilk günden beri savunan bir programa sahiptiler. Bundan dolayı da bu hükümete karşı mücadeleyi yükseltmek gerekir.

1917 Şubat Devrimi’nin en önemli özelliği, devrimin zaferinden hemen sonra ortaya çıkan ikili iktidardır. Daha 1905-1907 döneminde Rusya’da artık gerçek anlamda bir devlet olmayan “İşçi, Asker, Köylü ve diğer Temsilciler Sovyetleri Cumhuriyeti ortaya çıkmıştır.”

Lenin, Nisan Tezleri’nde şunları yazıyor; “Bu gerçek anlamda bir devlet olmayan yeni devlet tipinde, eskinin tüm baskı aygıtı, ordusu, polisi, bürokrasisi parçalanacak, ortadan kaldırılacaktır. Kitleler tüm devletin tepeden tırnağa demokratik inşasına katılacaktır. Polisin yerine halk milisi geçirilecektir. Daimi ordunun yerine genel halk silahlanması geçirilecektir. Kadınlar bu yeni tipte devletin her yerinde olacaktır. Tarım programında ağırlık Kır İşçileri Temsilcileri Sovyetlerine verilmelidir. Tüm toprak ve araziler ulusallaştırılmalıdır, yani merkezi devlet iktidarının mülkiyetine geçmelidir.”

Nisan Tezleri’nde son olarak da derhal bir parti kongresinin toplanması, parti programının ve isminin değiştirilmesi, partinin görevleri yer alıyordu.

5 Mayıs’ta Geçici Hükümet’in yerine içinde Menşeviklerin, Sosyalist Devrimcilerin olduğu bir Koalisyon Hükümeti kurulur. Petrograd Sovyetinde Bolşevikler bu koalisyona itiraz ederler. Lenin şöyle yazar; “Biz -kapitalistlerle birlikte -ülkeyi krizden çıkarmaya, yıkımdan ve savaştan kurtarmaya katkıda bulunacağız- küçük-burjuvazinin liderlerinin Çernov ve Tseretili’lerin Bakanlar kuruluna girmesinin gerçek anlamı budur” (age, s. 145-146)

Bu Koalisyon Hükümeti döneminde olması gereken “Tüm İktidar Sovyetlere” talebinin yeniden yükseltilmesidir diye yazar Lenin. Sosyalist Devrimciler ve Menşeviklerden oluşan ve sadece Sovyetler’e karşı sorumlu olan bir hükümet kurulmasıdır.

Kerenski başkanlığında kurulan Koalisyon Hükümetinin karşı-devrimci burjuvaziye doğru attığı adımlar nedeniyle uzlaşmanın olmayacağı anlaşılır anlaşılmaz Lenin, partisinin yeni taktiklerini belirler. RSDİP Merkez Komitesi Petrograd ve Moskova Komitelerine yazılan mektubun başlığı bu taktiği anlatmaktadır. “Bolşevikler iktidarı ele geçirmelidir” der. Yani “Tüm İktidar Sovyetler’e” sloganı artık iktidarın silahla ele geçirilmesi sloganına dönüşmüştür. “Rus devriminin barışçı bir yolla gelişmesi üzerine kurulan umutlar geri dönmemek üzere sönmüştür. Nesnel durum şöyle görünmektedir: ‘Ya askeri diktatörlüğün tam zaferi ya da işçilerin silahlı ayaklanmasının zaferi” diye ifade etmektedir Lenin. “Bütün İktidar Sovyetlere” sloganı Nisan, Mayıs, Haziran aylarında ve 5-9 Temmuz’a kadar yani gerçek iktidarın askeri diktatörlüğe geçtiği ana kadar mümkün olmuş olan devrimin barışçıl gelişmesinin sloganı oldu.” (Nisan Tezleri, s. 106)

İki başkentin İşçi ve Asker Vekilleri Sovyetlerinde çoğunluğu sağlayan Bolşevikler iktidarı ele alabilirler, almalıdırlar.” (Nisan Tezleri, s.147)

Almanların bizimle hiç olmazsa bir silah bırakışma yapmaları için yüzde-doksan dokuz şans vardır. Ve bugün bir silah bırakılmasını sağlamak tüm dünyayı yenmektir.” (age, s.155)

Hemen ilhaksız bir barış önererek müttefik emperyalistlerden ve tüm emperyalistlerden hemen koparak, hemen ya bir silah bırakılması ya da bütün devrimci proletaryanın savunmaya katılmasını ve devrimci demokrasi tarafından, devrimci demokrasinin yönetimi altında gerçekten adil, gerçekten devrimci bir savaşın sürdürülmesini elde edeceğiz.

Lenin’in tüm taktiklerinde devrimci bir ruh vardır. O, ayaklanmayı bir sanat olarak değerlendirir.

Rusya proletaryası iktidarı ele geçirdikten sonra; (Paris Komünü’nden çıkardığımız dersler ışığında aynı hatalara düşmeyerek) 1- Devlet Bankası’nı burjuvazinin eline bırakmayacağız, 2- Zaferi kazanan proletarya, Rusya’ya barışı sağlayacaktır, 3- Toprağı derhal ve bedelsiz köylülere verecektir.

İki başkentin İşçi ve Asker Vekilleri Sovyetlerinde çoğunluğu sağlayan Bolşevikler iktidarı ele alabilirler, almalıdırlar” çağrısına karşılık MK içerisinde ve yönetici çevrelerinde Sovyetler Kongresini beklemekten yana ve iktidarın hemen alınmasına karşı bir akım ortaya çıkıyor. Başında da MK üyeleri Kamanev, Zinovyev ve Troçki yer almaktadır. Tüm bunlara karşı iki başkentte Bolşevikler çoğunluktadır. Donanmada ve cephede askerler isyan halindedir, köylü ayaklanması ise Kerenski hükümeti tarafından silahla bastırılmak isteniyor.”

Tam da bu süreçte durumu değerlendiren Lenin, MK’ya “Bunalım Olgunlaşmıştır!” başlığıyla bir mektup yazıyor. Devrim için, ayaklanma için koşullar olgunlaşmıştır, devrim zamanıdır.

Lenin şöyle değerlendiriyor; “Sovyetler Kongresini beklemek tam bir ihanet olurdu. Köylülüğe karşı tam bir ihanet. Her iki başkent Sovyetleri elimizdeyken köylü ayaklanmasını ezdirmek tam bir ihanet olurdu. Sovyetler Kongresini beklemek bir ahmaktır, çünkü Kongre hiçbir şey veremez.” (age, s. 198)

24 Ekim günü MK toplanarak ayaklanma ile ilgili basından demiryolu, posta ve gıdaya ve diğer konularda güvenliğin sağlanması için görev dağılımı yapılır. 24 Ekim akşamı erken saatlerde denizci ve gemilerin gelmesi için telgraflar çekilir. Ve tam ayaklanma hazırlıklarının yapıldığı bu sıralarda küçük-burjuva sosyalist grupların hükümeti daha radikal bir reform programı için zorladığını ve Bolşeviklerle de bu konuda görüşmeler yaptığını öğrenen Lenin Hemen MK üyelerine bir mektup yazar:

Yoldaşlar, Bu satırları 24 Ekim akşamı yazıyorum. Durum son derece kritik. Şu anda bir gecikmenin ölüm anlamına geldiği gün gibi ortadadır… Her ne bahasına olursa olsun, bu akşam, bu gece hükümet tutuklanmalıdır… Artık beklenemez… Her şey kaybedilebilir… Hükümet sallanıyor. Her ne bahasına olursa olsun işini bitirmeliyiz. Gecikme ölümdür.” (Walter G., Nisan Yayınları, Lenin)

Ve aynı akşam Lenin Smolniye giderek ayaklanmanın yönetimini ele alır.

25 Ekim sabahı hükümet üyeleri tutuklanır, Kışlık Saray ve tüm devlet kurumları Bolşeviklerin eline geçer. Devrim başarıya ulaşmıştır.

Petrograd Sovyetleri Genel kurulu toplantısında kürsüye çıkan Lenin;

Yoldaşlar, Bolşeviklerin sürekli olarak zorunluluğunu gündeme getirdikleri İşçi ve Köylü devrimi gerçekleşmiştir” sözleriyle salondakileri selamlar.

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Diğer içerik
Kapalı
Başa dön tuşu