15 Temmuz darbe girişiminin ardından ilan edilen OHAL ile birlikte süren hukuksuzlukların yansıdığı alanlardan biri de eğitim. Çıkarılan KHK’lar ile birlikte on binlerce eğitim emekçisi görevinden alındı. Görevden alınan eğitim emekçilerinin yerini doldurmak için ise devlet tarafından “ilginç” adımlar atılıyor.
Bu adımlardan sonuncusu geçtiğimiz günlerde Gümüşhane Üniversitesi’nde açığa çıktı. Gümüşhane Üniversitesi’nin sitesinde yayımlanan 9 kişilik yönetim kurulunun 6 tanesinde Rektör İhsan Günaydın’ın ismi var. Edebiyat, Mühendislik, İktisadi Bilimler, Turizm, Sağlık Bilimleri Fakültelerinin dekanlığı ile birlikte rektörlük görevini yapan Günaydın, KHK’ların sonuçlarını gözler önüne serdi. Normal şartlar altında üniversite yönetimi, üniversite bünyesinde bulunan profesörlerden seçilip, Yüksek Öğrenim Kurumu’na sunulur. YÖK’ün onayından geçenler ile birlikte üniversitenin yönetim kurulu oluşturulur. “Normal” olarak yapılan seçim bile anti-demokratikken, KHK’lar ile birlikte açığa çıkan tablo traji-komik bir duruma dönüştü. OHAL öncesi sistemde üniversite çalışanları ve öğrencilerin yönetim kurulu seçimindeki payı göstermelik olup, son kararı YÖK vermekteydi. Şimdiki durumda bu tablo tamamen ortadan kaldırılarak keyfi uygulamaların önü açıldı.
Tek adamcılığın önü açılıyor
Konu ile ilgili Gümüşhane Üniversitesi’nin yaptığı açıklama ise eğitim sisteminin durumunu gösterir nitelikte. Açıklama “50 bin nüfuslu şehirde 19 bin öğrenciyle ancak bu kadar oluyor” benzeri ifadelerle yapılan savunuluyor ve okulda profesör olmamasından yakınılıyor. Tek başına bu açıklama bile eğitimdeki kadro açığının ne kadar büyük boyutlarda olduğunu gösteriyor.
FETÖ bahanesiyle başlayıp, devrimci, demokrat eğitim emekçilerine sıçrayan saldırı furyasının sonuçları bu gibi tabloları karşımıza çıkarmaktadır. Atanamayan on binlerce eğitim emekçisi varken, ortaya çıkan boşluğu atama yaparak kapatmak yerine, elde kalanlarla doldurmaya çalışan devlet, başka bir tehlikenin daha önünü açıyor. En tepeden başlayarak en alta kadar yayılan tek adamcılığın önü iyice açılıyor.
Oy devşirmek adına diplomalı işsizler yaratmak
Nitelikli kadro ve öğrenciler yetiştirme gibi hedefi olmayan, ülkedeki hemen her üniversite gibi, Gümüşhane Üniversitesi de en baştaki tek adamın, tekçi geleneğini sürdürme kararlılığı gösterecek gibi gözüküyor. Üniversitelerdeki niteliksiz uygulamaların bugün böyle sonuç vereceği dünden belliydi. AKP hükümeti döneminde hemen her ilde açılan üniversite ile bir yandan genç nüfüstaki işsizlik oranı 4 yıllığına da olsa düşmüş gösterilse de eğitimin kalitesi düşürülüp, diplomalı mezunlar ordusu yaratıldı. Böylece rakamlar üzerinden üniversite mezun sayısının çok olmasıyla övünülerek oy devşirilmeye çalışıldı. Yapılan son uygulamalar ile nasıl oy devşirmeye çalışacakları ise önümüzdeki seçimde hepimiz tarafından gözlenecektir.
