Güncel

(Güncellendi)Devrimci, demokratik güçlerden 24 Haziran açıklamaları

24 Haziran seçimleri yaklaşırken devrimci, demokratik güçlerinden de seçimlere yönelik açıklamalar geliyor.

H. Merkezi: Şu ana kadar Partizan, SMF, EHP, Kaldıraç, Halkevleri, Birleşik Haziran Hareketi, ÖDP, EMEP 24 Haziran seçimlerine yönelik tutumlarını açıkladı.

Partizan: Erken seçim sadece erken seçim değildir; “HAYIR”larımız daha bitmedi! Burjuva faşist partilere bir kez daha oy yok!

Partizan, 24 Haziran seçimlerine ilişkin tavrını açıklayarak Cumhur ve Millet ittifakları ile ezilenlerin ittifakı olmak üzere bu seçimlerde iki ittifak olduğunu belirterek “Bu sebeple 24 Haziran seçimlerinde yer alacağımız ittifak HDP, destekleyeceğimiz Cumhurbaşkanı adayı ise Selahattin Demirtaş olacaktır” dedi.

Partizan açıklamasında şu ifadeler yer aldı:
“24 Haziran seçimlerine hızla yaklaştığımız şu günlerde demokrasi uğruna mücadele edenlerle bir arada durmaya, egemenlerin halkı ittiği OHAL karanlığından çıkış için halkın kendine güvenini tazelemeye, yeniden biraraya gelerek faşizmin dağıtmaya çabaladığı demokrasi cephesini güçlendirmeye ihtiyaç vardır.

Bu ihtiyacın somutlaştığı adres ise bugün faşist ittifak bloklarının baraj altında bırakmaya çalıştığı, düşmanlığında ortaklaştığı, yan yana durmaktan imtina ettiği HDP olmaktadır. Bu adres bugün HDP ile seçimlerde demokrasi mücadelesini yükseltme ve güçlendirme amacı taşıyan Halkların Demokratik Kongresi’dir. Faşist ittifakların yüzünü daha geniş kitlelere teşhir edebilmenin; devrim ve demokrasi mücadelesine yüzü dönük emekçi kesimlerle buluşmanın yolu esasta bu seçimlerde iki ittifak olduğunu göstermek olmalıdır. Birincisi Cumhur ve Millet ittifakları, diğeri de ezilenlerin ittifakı!”

Açıklamanın tamamı için Tıklayınız 

SMF: Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ilk turunda bir adayı destekleme, ikinci turda ise somut duruma göre tavır belirleme düşüncesindeyiz. 

Sosyalist Meclisler Federasyonu (SMF) 24 Haziran seçimlerine ilişkin açıklamalarda bulundu. Yaptığı açıklamada Cumhurbaşkanlığı seçimi ve Genel Seçimlere katılacağını belirtti.

“Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ilk turunda bir adayı destekleme, ikinci turda ise somut duruma göre tavır belirleme düşüncesindeyiz. Birinci tura katılma gerekçemizin temeli, Kürt ulusu siyasi partisi ve adayının cumhurbaşkanı seçimine girmesidir ki; ulusal iradesine darbe yapılmış, seçilmişleri hapsedilmiş, soykırımcı katliamlara tabi tutulmuş ve ulusal iradesi yok sayılmıştır. Bu tutumumuz, Kürt ulusunu destekleme, onunla dayanışma, birleşme görevi veya bilincinden ileri gelmektedir. Bu, bizlerin Kürt ulusuna karşı görev ve sorumluluğumuz gereği olmakla birlikte, Kürt ulusuna uygulanan milli zulme karşı mücadele etme görevi gereğidir de…” sözlerine yer verilen açıklamada, ikinci tura kalınması durumunda ise alacakları tavra yönelik ise şu ifadelere yer verildi:

“…HDP’nin adayını destekleme biçiminde şekillenecektir. Seçimlerin ikinci tura kalması ve HDP’nin adayını başka bir burjuva düzen partisi lehine geri çekerek veya ikinci tur seçiminde fiilen düşerek başka bir adayı desteklemesi durumunda ise genel olarak boykot eğilimi olmakla birlikte tavrımız somut duruma göre yeniden gözden geçirilecektir…”

Açıklamanın tamamı için Tıklayınız

Alınteri: HDP’yi Destekleyeceğiz Ama…

Alınteri gazetesi, 24 Haziran seçimlerine ilişkin yazılı bir açıklama yaptı. “Kapitalizmin kendisi gibi burjuva parlamentarizmi de tarihsel bakımdan artık miadını doldurmuştur” diyen Alınteri, 24 Haziran seçimleri için de “seçim olmayan seçim” ifadesini kullandı ve seçimin iki kampın çarpışmasına sahne olacağını belirtti.  HDP ve Demirtaş’ı destekleyeceğini açıklayan Alınteri, “HDP, izlediği politika ve taktiklerden çok, hakkını verememiş olmakla birlikte bugün hala temsil ettiği değerlerden ötürü, kendilerini ‘Cumhur’ ya da ‘Millet’ ittifakı olarak adlandıran iki burjuva bloktan farklı bir yerde durmaktadır” dedi. HDP’yi “parlamenterizm” ve “güven vermemek”le eleştirerek “ama”larını sıralayan Alınteri’in açıklamasının son bölümü şöyle: “Fakat, sadece andığımız bu başlıklardan ibaret olmayan bütün eleştirilerimize ve bunların toplam sonucu olarak yoğunlaşmış kaygılarımıza rağmen, Kürt halkının onu hala ‘yasal temsilcisi’ olarak görmeyi sürdürmesi ve bütün Kürt düşmanları tarafından da böyle görülüyor olması nedeniyle, 24 Haziran sürecinde HDP’yi ve Selahattin Demirtaş’ı destekleyeceğiz.”

Açıklamanın tamamı için Tıklayınız!

EHP: “Demokrasi için hep beraber, seçimde oyunu Demirtaş’a ver”

Emekçi hareket Partisi tarafından yapılan açıklamada, “En başından beri seçim sürecine seyirci kalmadığımız gibi, şimdi de kalmıyoruz. Seçim mücadelesindeyiz. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Selahattin Demirtaş’ı destekleyeceğiz. Oy isteyeceğiz, oy vereceğiz, sandıklara sahip çıkmak için seferber olacağız.

Şimdi hem oy isteyeceğimiz, hem de oylarımıza sahip çıkma seferberliğini yürüteceğimiz bir seçim mücadelesine boylu boyunca giriyoruz. Adaylardaki çeşitlilik, rüzgarın muhalefetten yana esmesini de beraberinde getirecek. Muhalefetin her kesimi, kendi adayı için sadece sandığa gitmekle kalmayacak, aktif bir seçim mücadelesi de yürütecek.” ifadelerini kullanırken açıklamasını “AKP için durum herkes için olduğundan daha zor. İktidar, bu Haziran’da da kaybetmeye hazır olsun.” sözlerine yer verildi.

Açıklamanın tamamı için Tıklayınız 

Kaldıraç: Başkan adayı olarak Demirtaş’a, milletvekili seçimi için ise HDP’ye oy vermeye çağırıyoruz”

Kaldıraç, baskın seçim ve ittifaklara ilişkin değerlendirmeler yaptığı seçim tavrı açıklamasında “İşçileri, emekçileri, halkı, başkan adayı olarak Demirtaş’a, milletvekili seçimi için ise HDP’ye oy vermeye çağırıyoruz” dedi.

Ekonomik krizin derinleşmesi, savaş politikalarının duvara toslaması, Kürtlere karşı savaşın ilerleyemez hale gelmesi, OHAL’in bardağı taşırması ve toplumsal direniş gelişiminin durdurulamaması gerekçeleriyle Saray rejiminin baskın seçim kararı aldığını belirten Kaldıraç, iki sağ ittifakın da işçilere, emekçilere dönük saldırılara, toplumu nefessiz bırakan baskılara ve savaş politikalarına söyleyecek sözü olmadığını ifade etti.

“Biz, Kaldıraç olarak, işçileri, emekçileri, halkı, başkan adayı olarak Demirtaş’a, milletvekili seçimi için ise HDP’ye oy vermeye çağırıyoruz” denilen açıklamada, Erdoğan’ın yenilgi halinde tekrar seçim de dahil olmak üzere birçok yol deneyeceği, bu nedenle asıl olanın örgütlenmek ve direnişi örgütlemek olduğunun da altını çizdi.

Açıklamanın tamamını okumak için Tıklayınız! 

Halkevleri: Vakit TAMAM! Omuz omuza direneceğiz, kazanacağız! Eşit, özgür, laik, barış içinde bir ülke kuracağız!

Halkevleri Eş Genel Başkanları Aktaş ve Günay, 24 Haziran seçimlerinde HDP’yi destekleyeceğini duyurdu. Aktaş ve Günay, Cumhurbaşkanı Adayı Demirtaş’ın da derhal serbest bırakılmasını istedi. Halkevleri Eş Genel Başkanları Dilşat Aktaş ve Nuri Günay yazılı bir açıklamayla 24 Haziran seçimlerine ilişkin tutumlarını açıkladı.  24 Haziran’a giderken sokakta olacaklarını, Erdoğan iktidarının gayrimeşruluğunu teşhir edeceklerini belirten Aktaş ve Günay, tüm demokratik halk güçleri ile omuz omuza Erdoğan iktidarının muhalefete yönelik saldırı, baskı ve tehditlerinin bertaraf edilmesi için mücadele edeceklerini, 24 Haziran sonrasını da gören ortak mücadele zeminleri kurmaya çalışacaklarını belirtti.

“24 Haziran’da sandıkta halkın Erdoğan diktatörlüğünü reddetme iradesini göstermesi, AKP-MHP ittifakının geriletilmesi eşit, özgür, laik, barış içinde bir ülke kurma mücadelesini güçlendirecektir” diyen Halkevleri Eşbaşkanları, “Cumhurbaşkanlığı birinci tur seçimine giderken Erdoğan cephesini zayıflatacak, Erdoğan iktidarı karşısındaki halk iradesinin sandığa güçlü biçimde yansımasını sağlayacak bir tutum izlenmeli, Türkiye halklarının ‘omuz omuza’ direnme ve ‘birlikte kazanma’ iradesi güçlendirilmelidir” dedi.

Açıklamanın tamamını okumak için Tıklayınız! 

Birleşik Haziran Hareketi:  “Birleşik Mücadele ve Ortak Aday İçin Sorumluluk Çağrısı”

Birleşik Haziran Hareketi, yaptığı açıklamada, “6 yıldır iktidarını korumak için her türlü hile ve zorbalığa başvuran AKP, koltuk değneği MHP’nin ön ayak olmasıyla 24 Haziran’da baskın seçim kararı aldı. Fiili olarak uygulanmakta olan tek adam rejimini yasallaştırmak amaçlı bu karar, iktidarın daha önceki açıklamalarını yalanlayan, inkara dayalı yanar döner politika anlayışına uygun korsan bir karardır ve hiçbir şekilde meşru değildir” dedi.

Birleşik Haziran Hareketi 24 Haziran seçimlerine yönelik tutumunu şu sözlerle dile getirdi:

“Birleşik Haziran Hareketi olarak 24 Haziran’a giden süreçte emekten, eşitlikten, adaletten, bağımsızlıktan, özgürlükten, birlikte yaşamdan yana tüm ilerici güçleri Saray’ın başkanlık planlarını bozmaya, halk egemenliği için ortak bir aday etrafında bir araya gelmeye çağırıyoruz. Gelin hep birlikte işçilerin, emekçilerin, işsizlerin, kadınların, çocukların bağımsız sesi olalım. Gelin hep birlikte sandıklara sahip çıkalım, seçim güvenliğini hep birlikte sağlayalım.

Bir Haziran günü aydınlık bir sabaha uyanmak bizim elimizde. Biz halkız, en zor koşullarda bile tohuma durup filiz vereniz; bunu bilir, buna inanırız.

Bu bilinçle şimdiden ilan ederiz ki: 25 Haziran sabahında halkın iradesinin türlü hilelerle gasp edilmesi durumunda halkın iradesine sahip çıkacağız.”

Açıklamanın tamamını okumak için Tıklayınız!

ÖDP: Sandığı Halktan Kaçırma Girişimine Teslim Olmayacağız Halkın Seçeneğini Yaratmak İçin Sorumluluk Alacağız”

Özgürlük ve Dayanışma Partisi(ÖDP) 24 Haziran seçimlerine yönelik şunları kaydetti: “AKP-MHP ittifakının baskın seçim kararı, sandığı halktan kaçırma girişimidir. Bahçeli’nin, Erdoğan’ın talimatıyla gerçekleştirdiği “baskın seçim” kumpası, AKP-MHP ittifakının ülkeyi yönetemediğinin, siyasetlerinin iflas bayrağını çektiğinin bir itirafıdır. Halkımız bilmelidir; ayak oyunlarıyla oldubittiye getirilmeye çalışılan bir seçimle iktidarlarını sürdürme gayretleri sonuç vermeyecektir. Kendi kirli planlarını Türkiye’ye zorla ve baskıyla dayatmaları mümkün olmayacaktır. Önümüzdeki süreçte bu gerçek açığa çıkacak, halk iradesini gösterecek ve inisiyatifi siyasi kapkaççıların elinden alacaktır. Milyonlar Gezi’de, 16 Nisan’da Hayır mücadelesinde olduğu gibi kendi kaderine sahip çıkacaktır.”

ÖDP seçim tavrını şu sözlerle dile getirdi: “İlericilerin, solcuların, sosyalistlerin, devrimcilerin ortak adayı için sorumluluk alacağız.Kadınların, gençlerin, işçilerin, emekçilerin, “geçinemiyoruz”diyenlerin öznesi olduğu, halkçı bir seçeneği ortaya çıkarmak için tüm ilerici güçlerle birlikte ortak bir mücadele geliştireceğiz. İster iki ay öne çeksinler, ister mühürsüz oy pusularıyla sandık oyunlarına başvursunlar, emekten yana eşit özgür demokratik bir memleket mücadelesine yaşamın her alanında her zaman talibiz.”

Açıklamanın tamamını okumak için Tıklayınız

EMEP: 24 Haziran’da HDP ve Demirtaş’ı Destekleyeceğiz!

EMEP Genel Başkanı Selma Gürkan, geniş bir demokratik ittifak zemininde ilerleme kaydedemediklerini söyleyerek 24 Haziran’da HDP’yi ve Demirtaş’ı destekleme kararı aldıklarını açıkladı. Gazete Karınca’ya konuşan EMEP Genel Başkanı Selma Gürkan, milletvekili ve cumhurbaşkanlığı seçiminde HDP’yi destekleme kararı aldıklarını duyurdu.

“HDP’nin ve Demirtaş’ın desteklenmesi gerektiğini düşünüyoruz”

Tek Adam yönetimi inşasının durdurulmasının aciliyet taşıdığını, bu bağlamda HDP’nin baraj altında bırakılmaya çalışıldığını söyleyen Gürkan, “EMEP olarak parlamentoda HDP’nin Türkiye’nin demokrasisi ve geleceği için desteklenmesi, HDP’ye oy verilmesi, cumhurbaşkanlığı seçiminde de Selahattin Demirtaş’ın desteklenmesi gerektiğini düşünüyoruz. Bunun için de çağrımız olacaktır” dedi.

En doğru seçeneği “geniş bir demokratik ittifak ve bunun ortak adayı ile seçimlere gitmek” olarak tanımlayan Gürkan, bunun gerekçesini şöyle dillendirdi:

Çünkü iktidar biçimi faşist diktatörlüğe doğru gidiyor. Ekonomik ve sosyal sorunlar birikiyor. Hükümet Ortadoğu’da süren savaşın körükleyicisi durumunda. İçeride de hak ve özgürlükler engelleniyor, baskılar artırılıyor. Gidişatın durdurulmasına yönelik beklentiler ve halkın temel sorunlarına çözüm arayışı arttı.

“Geniş bir demokratik ittifak zemininde ilerleme kaydedemedik”

HDP, Birleşik Haziran Hareketi ve Halkevleri ile görüşmeler, tartışmalar yürüttüklerini aktaran Gürkan, sözlerine şöyle devam etti:

ÖDP, HDP ve CHP dışında bir siyasal seçenek oluşturulması üzerinde ısrar etti. Bu tür sınırlayıcı seçeneklerde ısrar ve HDP’nin ikili görüşmeler yapmakla birlikte geniş ittifak oluşturma zeminini sağlamada gerekli adımları atmamış olması gibi nedenlerin de etkisiyle geniş demokrasi ittifakı ve ortak aday konusu tartışma düzeyinde kalmıştır.

Böylece bugün için geniş bir demokratik ittifak kurma zemininin oluşturulmasında bir ilerleme kaydedemedik. Ancak bir mücadele ortaklığı zeminini tümden kaybettik anlamına gelmez bu durum. Tartışmaya devam edeceğiz. İçinde bulunduğumuz koşullarda biz de tercih belirtmek durumundayız ve kendi seçeneğimizi belirliyoruz.

Açıklamanın tamamını okumak için Tıklayınız

TİP: 24 Haziran seçimlerinde oylarımız HDP’ye ve Demirtaş’a

Türkiye İşçi Partisi (TİP) 24 Haziran’da gerçekleşecek baskın seçime ilişkin yaptığı açıklamada oylarını, milletvekili seçimlerinde HDP’ye, cumhurbaşkanlığı adayı seçimlerinde ise Selahattin Demirtaş’a vereceklerini açıkladı.

AKP-MHP ittifakının seçimle kendisini kurtarmaya ve Saray’ın bekasını güvence altına almaya çalıştığının altını çizen TİP, Türkiye’nin sağcı hatta AKP’li isimlere mahkum edilmeye çalışılmasının halkın kararlığı sayesinde engellendiğini vurguladı. TİP, bu tavrın sonucu olarak CHP’nin Muharrem İnce’yi aday göstermesini “halkımız açısından bir kazanımdır” ifadeleriyle değerlendirdi.

TİP’in açıklaması şöyle:

Saray iktidarının bölücü ve düşmanlaştırıcı politikalarına karşı ülkemiz halklarının birlikte ve ortak yaşamı için, barış ve kardeşlik için mücadele, sürmekte olan faşizmin kurumsallaşması karşısında ertelenemeyecek bir sorumluluktur.

Tek adam diktatörlüğüne karşı barış ve kardeşlik mücadelesinin parçası olmuş ve milyonlarca yurttaşın oyuyla Meclis’e gönderilmiş olan Selahattin Demirtaş da Saray faşizminin doğrudan talimatı ve hukuksuz operasyonu ile tutuklanmış, siyaset yapma hakkı elinden alınmaya çalışılmıştır. Faşizmin kurumsallaşmasının gündemde olduğu 24 Haziran, birlikte yaşam için ortak mücadelenin sorumluluğunu da dayatmaktadır.

Bu açıdan, 24 Haziran Cumhurbaşkanlığı seçiminde oy tercihimiz Selahattin Demirtaş’tan yana olacaktır.

Saray ittifakı Meclis’te azınlığa düşürülmeli!

24 Haziran’daki Meclis ve Milletvekilliği seçiminde ise, Saray Rejimi’nin ana hedefinin HDP’yi baraj altına iterek Meclis çoğunluğunu ele geçirmek, Kürt halkının ve milyonlarca seçmenin iradesinin Meclis’e yansımasını engellemek olduğu açıkça görülmektedir. Bununla birlikte “Millet İttifakı” adıyla oluşturulan ittifaktan HDP’nin dışlanması da iktidarın elini güçlendirmektedir.

Tüm Türkiye’den milyonlarca yurttaşın iradesinin, sesinin ve sözünün Meclis’te temsil edilmesi vazgeçilmez bir haktır. Halklarımızın birlik ve kardeşlik içinde yaşamasını savunmak, faşizmin kurumsallaşmasına karşı en güçlü direniş cephelerinden biridir. Aynı zamanda HDP’nin barajı aşması halinde AKP-MHP ittifakının Meclis’te azınlık durumuna düşmesi güçlü bir olasılıktır.

Bu açıdan, 24 Haziran’daki Milletvekilliği seçiminde oy tercihimiz HDP’den yana olacaktır.

Özgücümüzle, birlik ve dayanışma ile kazanacağız!

Tüm gücümüz ve olanaklarımızla halkımızın mücadele ve direniş kararlılığının parçası olacak, ülkemizin her köşesinde birlik ve dayanışma içinde kavgaya atılacağız.

Bir yandan sandık güvenliğinin sağlanması, bir yandan da Saray iktidarının faşizmi kurumsallaştırma çabalarının karşısına halkın özgücünü temel alan bir mücadele hattının çıkarılması, ülkemizin bir an önce bu gerici-faşist iktidardan kurtulması için emekçileri, yoksulları, gençleri, kadınları ve tüm ilerici yurttaşlarımızı oy vermeye, seçimleri de bu mücadelenin bir cephesi haline getirmeye çağırıyoruz.

Oylara sahip çıkmanın oy kullanmaktan daha önemli olduğunu bilen bizler, tüm yurttaşlarımızı sandık başlarında göreve çağırıyoruz. Hem Cumhurbaşkanlığı hem de Meclis düzeyinde Saray diktatörlüğüne “TAMAM” diyecek, okulları, fabrikaları, mahalleleri ve sokakları aydınlık ve özgür bir Türkiye için seferber edeceğiz.

Saray iktidarını er ya da geç yıkacağız!

Emeğin, eşitlik ve özgürlüğün, laikliğin, barış ve kardeşliğin ülkesini kuracağız!

SEP’ten HDP’ye ‘eleştirel ve stratejik’ destek

Sosyalist Emekçiler Partisi (SEP) 24 Haziran seçimlerine yönelik bir açıklama yayımladı.

AKP’nin erken seçim ile muhalefeti hazırlıksız bir biçimde yakalamak isterken muhalefet partilerinin sürece müdahil olmayı başardığını, hazırlıksız yakalananın ise sadece sosyalistler olduğunu belirten SEP, sosyalistlerin ortak bir aday etrafında kampanya yapma, 100 bin imza toplama ve bunun peşinde koşma gibi fırsatları kaçırdığını belirterek sürecin başarısızlığına ilişkin bir dizi eleştiri sıraladı.

“Neticede olan oldu. Mevcut gerçeklik ve şartlar dâhilinde SEP emekçileri ve gençliği HDP’ye eleştirel ve stratejik destek vermeye çağırmaktadır” denilen açıklamada devrimci sosyalistlerin HDP’ye yönelik baskılara karşı çıkılması gerektiği gibi, HDP’nin siyasi yörüngesinde olmaması gerektiği de kaydedildi.

Açıklamanın tamamını okumak için Tıklayınız!

Devrimci 78’liler HDP etrafında “Demokrasi İttifakı”na çağırdı

Devrimci 78’liler Federasyonu, 24 Haziran seçimlerine ilişkin tavrını yazılı bir açıklama ile duyurdu.

Gitgide kötüye giden ekonomi, artan insan hakkı ihlalleri, büyüyen hoşnutsuzluk, savaş ve uluslararası arenadaki itibar yitiminin iktidarı yitirme korkusuyla Saray’ı erken seçim kararı almaya zorladığını belirten federasyon, AKP’nin 12 Eylül ruhunu ve yapılarını her anlamda koruduğunun altını çizdi.

Cumhur ve Millet ittifaklarının HDP’yi Meclis dışına itmeye çalıştığını, HDP’nin barajı aşamaması halinde ise 100 milletvekilinin doğrudan AKP hanesine yazılacağını söyleyen federasyon, “Emek ve Demokrasi güçleri HDP etrafında birleşerek ‘Demokrasi İttifakı’ kurmalıdır. Her türlü zorbalığa, yolsuzluğa, insan hakkı ihlallerine, OHAL’e, KHK’ye, özelleştirmelere, yalan ve talan yasalarına karşı birleşip demokrasiyi savunmak olmazsa olmazımız olmalıdır” dedi.

Açıklamanın tamamı şöyle:

Basına ve Kamuoyuna

Bilindiği gibi ani bir kararla 24 Haziran tarihinde Cumhurbaşkanı ve Milletvekili seçimi konusunda baskın bir erken seçim kararı alınmıştır. Bu kararın alınmasında gitgide kötüye giden ekonomi, giderek artan insan hakkı ihlalleri, gün geçtikçe büyüyen hoşnutsuzluk, savaş ve Uluslararası arenada itibar kaybı etkili olmuştur. Bu durum, koltuğunu kaybetme endişesi taşıyan Sarayı, şartlar dahada ağırlaşmadan erken seçim kararı almaya zorlamıştır.

Kendisi de bir darbe ürünü olan AKP iktidarı kendisini var eden sistemin tüm olanaklarından faydalanarak,darbe şartlarına sığınarak ve yeni darbeler tahkim ederek koltuğunu sağlama alma, halkın üzerinde bir korku iklimi yaratma, Resmi ve sivil militarist güçlerle, yargısıyla, polisiyle, askeriyle, medyasıyla halklarımızı korkutma ve kandırma ve teslim alma peşindedir.

12 Eylül Faşist darbecilerinin getirdiği %10 barajı, Siyasi partiler yasası, YÖK,HSYK, RTÜK ve 12 Eylül Anayasasının uygulamaları, OHAL, KHK’ler gibi yeni uygulamalar, 12 Eylül rejiminin sürdüğünü hatta yeniden tahkim edilerek sürdürüldüğünü göstermektedir. Başta AKP iktidarı olmak üzere bütün iktidarlar 12 Eylül darbesinin sonuçlarını ortadan kaldırmak yerine darbe sonuçlarından yararlanmayı ve yeniden tahkim etmeyi seçmişlerdir. %10 Barajı 12 Eylül’ün ruhudur. AKP iktidarı bu ruhu taşımaktadır.

OHAL şartlarında demokratik bir seçim yapılması mümkün değildir. OHAL derhal kaldırılmalı, seçim için demokratik bir ortam sağlanmalıdır. Bir KHK ile ya da bir torba yasa ile şartlar daha da ağırlaşabilir. Gözaltı ve tutuklamalar daha da artabilir. Tüm bunlar kaybetme korkusunun sonuçlarıdır.

“Cumhur” ve” Millet” ittifakları ile %1-2 oy alan siyasi partiler mecliste temsil edilecekken Ülkenin her yerinden oy alarak %12-13 bandında dolaşan HDP Meclis dışına itilmeye çalışılmaktadır.

24 Haziran baskın seçimlerinde %10 barajı sadece HDP içindir. Üstelik HDP’nin Cumhurbaşkanı adayı Selahattin Demirtaş Seçim çalışmalarını, tutuklu bulunduğu hücresinden yapmaya çalışmaktadır. Bu asla eşit ve adil değildir. Selahattin Demirtaş derhal serbest bırakılmalıdır.

HDP’yi baraj altına itme çabalarının AKP’nin ekmeğine yağ sürmek olduğunu , HDP barajı aşamazsa en az 100 e yakın Milletvekilinin AKP hanesine yazılacağını hepimiz biliyoruz.Tarafı Demokrasi olan, Tarafı İnsanlık olan herkes AKP’nin 100 e yakın Milletvekili daha çıkarmasına izin vermemelidir.

Emek ve Demokrasi güçleri HDP etrafında birleşerek “Demokrasi ittifakı” kurmalıdır. Her türlü zorbalığa , Her türlü yolsuzluğa , Hertürlü insan hakkı ihlallerine, OHAL’e, KHK’ye, özelleştirmelere, yalan ve talan yasalarına karşı birleşip Demokrasiyi savunmak olmazsa olmazımız olmalıdır.

16 yıldır AKP iktidar da olmasına rağmen, açıklanan seçim manifestosu ile milletin aklıyla dalga geçer gibi hak ve özgürlüklerden, bağımsızlıktan, huzur ve refahdan, adaletten, eğitimden söz ederek seçim vaadi olarak sunulması iki yüzlülüğün ta kendisidir.

Kendinden olmayanı vatan hainliği ile suçlamak, kahpelikle suçlamak, terör destekçiliği ile Fetöcülükle suçlamak nasıl bir dildir? Nasıl bir üsluptur? Küfürü ve seviyesizliği meziyet sayan politikacı kimliği yerine; birleştirici, estetik yönü ağır basan, saygınlığını koruyan, kamu görevlisi kimliğine uygun bir dil ve üslup kullanan politik kimlikler tercihimiz olmalıdır.
Seçim sürecinde eşit bir yarış olması için devlet olanaklarının kullanılmasına karşı çıkılmalı, devletin imkanlarının ulüfe gibi dağıtılması önlenmelidir.

Seçim sandıklarının güvenliği sağlanmalı son anda YSK’nın seçim sonuçlarını etkileyecek kararlar alması engellenmelidir. Oy hırsızlığına, yetki gaspına, elektrik kesilmesine, Bakanların YSK’yı basmasına, Resmi ve sivil otoritenin sayımları ve sandıkları etkilemesine karşı çıkılmalıdır.

Birinci turda bütün siyasi partiler kendi adayları için yoğun bir çalışma yürütmeli, ikinci turda tek adama, saraya, saltanata #Tamam, yeter artık denmelidir. Umarız Sarayı saltanatı terk etmemek için daha önce 7 Haziran sonrasında yaşadığımız gayri meşru yollara tekrar başvurulmaz.

Sevgili kadınlarımız, gençlerimiz, işçilerimiz; Siyasi rekabeti düşmanlaştırıcı bir yaklaşıma dönüştüren AKP’ye ve tek adamına oy verme.

Seni düşman etmeye çalıştığı kişi komşun. Akraban, Köylün, hemşehrin, aynı topraklarda yaşadığın vatandaşın, aynı sofrayı, aynı ibadet yerini paylaştıgın insanlar.

Seni askerlik arkadaşına, aynı okulda okuduğun sınıf arkadaşına, aynı fabrikada çalıştığın iş arkadaşına düşman etmeye çalışmaktadırlar. Selam verdiğin, Merhaba Günaydın dediğin insanlara düşman etmek istiyorlar. Bu oyuna gelme. Düşmanlığı savunanlara karşı kardeşliği savun.

Bu ülkeye Demokrasi Anamızın ak sütü kadar helaldir. Darbeye, Diktatörlüğe karşı Demokrasiyi savunmaktan asla vazgeçme.

 

 

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu