Faşizmin her halinin anbean yaşandığı ülkemizi izliyoruz Rojava devriminden. Grevdeki işçiler, sokakları terk etmeyen kadınlar, onur yürüyüşündeki LGBTİ+’lar, akademik-demokratik mücadele yürüten gençler ve diğerleri tüm faşizan uygulamalara karşı mücadelenin onurunu yaşatan tüm yüz aklarını izliyoruz.
Halep ilinin kuzeyinde, Halep’ten 40 kilometre uzaklıkta, Simeon dağı bölgesinde kuzeyinde Ezzaz, doğusunda Mari, güneyinde Kefer Naya, güney batısındaki Dêr Cemal ve Aqiba, batısında İbbin olan Kuzey Doğu Suriye Özerk Yönetimin denetimindeki yerleşik bir yapıya sahip Til Rifat, 2016 yılında çetelerden temizlenerek özgürleştirilmişti.
Ülke topraklarına sığmayan faşizm, geçtiğimiz günlerde sınır ötesi faşizme hazırlandığını beyan etti. Açıklama “Güney sınırlarımızı korumada 30 kilometre derinliğinde güvenli bölge oluşturma kararımızın yeni bir safhaya geçiyoruz. Til Rifat ve Minbiç’i teröristlerden temizliyoruz” cümleleri ile haberlere servis edilmişti. Til Rifat’ı işgal açıklaması yeni haberlere sürülmüş olsa da bu planın uzun zamana yayılmış pazarlıkların ürünü olduğunu tahmin etmek zor olmasa gerek.
Geçtiğimiz yıllarda Rojava’daki varlıklarını “garantör güçler” olarak adlandıran emperyalist devletler ve bölgedeki gerici güçlerle yapılan görüşmelerde işgal üzerinden planların yapıldığını biliyoruz.
Türk burjuva basınında da sık sık konuşulduğu üzere bölgedeki Rusya ve Amerika’nın dönem dönem gizli anlaşmalarla gerek birbiri ile çelişkileri gerekse genel çıkarları için Türk devleti ile gizli planlar, işgaller ve saldırıları devreye sokulmaya çalışılmaktadır. Çok defa şahit olduğumuz üzere ABD ve Rusya bölge üzerinden pazarlıklar yapmaktadır. Şantajlarla Özerk Yönetimi baskılandırmaya çalışmaktadır.
Rusya daha önce Eyn Îsa ve Til Temir cephesini bir koz olarak kullanmış, o bölgelerden çekileceği tehditkar tavırlara başvurmuştu. Yine Şera’ya bağlı Minix köyü, Şerewa ilçesine bağlı Kişteharê köyü ve Til Rifat ilçe merkezinde yer alan toplam üç noktasını boşaltarak Şehba Wahşiye’deki noktalarına çekilmişti.
Rusya’nın Şehba’daki noktalarından birdenbire çekilmesi Ruslar ve Türkler arasında Ukrayna-Til Rifat konusunda bir pazarlık olduğunu doğrular nitelikteki bu davranışı aynı Rusya’nın ertesi gün noktalarına geri dönmeleri Eyn Îsa’da olduğu gibi şantaj siyasetinin Şehba’da yürütüldüğünün de en yalın ifadesiydi.
Yine Serêkani işgalinde ABD’nin “Güvenli Bölge” planına onay vermesi ve “Türkiye, kısa süre içinde Kuzey Suriye’ye operasyon yapacak” şeklindeki 6 Ekim 2019 tarihli Washington açıklamasından kısa bir süre Serêkani işgali başlamıştı.
Son günlerde gündeme oturan bölgedeki “garantör” yani emperyalist güçlerin çelişkileri ile gündeme gelen Til Rifat ve Minbiç işgali Ukrayna savaşı nedeniyle Rusya’nın bölgede görece elinin zayıflaması, NATO şantajı ile ABD’nin “ikna” edilebilirliği üzerinden Türkiye’nin işgal planlarını devreye sokmasının koşullarını oluşturduğu gibi bir şekilde de yorumlanabilir. Ancak işgal açıklamasının ardından Til Rifat bölgesinde yakın bir zamanda keşif hareketliliği haricinde bir saldırının olmamasıda dikkat çekici.
DAİŞ zulmü ve işgal saldırıları sonucu ülkelerinden göç etmek zorunda bırakılan halkların ‘güvenli’ bir şekilde ülkelerine dönme gündemli yapılacak 18. Astana görüşmesi, Kazakistan’da Türkiye, Rusya ve İran heyetleri, Suriye rejimi ve askeri muhalefetinin katılımı ile bugün ve yarın gerçekleşecek. Sözde Suriye krizine çözüm amaçlı oluşturulan Astana görüşmeleri, Ocak 2017’den bu yana Kazakistan’da yapılmakta.
Adana Mutabakatları, Soçi Mutabakatları, Astana görüşmeleri ya da Rusya ve Amerika’nın Minbiç ve Til Rifat işgallerine yaklaşımları ne olur bunu önümüzdeki günlerde göreceğiz. Ancak buralarda bilinen bir gerçeklik var ki halkın ve savaşçıların topraklarını işgalcilere teslim etmemekte kararlı olduğu. Çünkü toprağa düşen her buğday tanesinden, bereketli ürünler, devrimler doğar. Rojava toprakları da bölgede yaşayan tüm halkların yiğit savaşçılarının kanı ile sulandı. Şehitlikler de şahittir bu gerçeğe.
Til Rifat’ında dahil olduğu Dêrik’ten Efrîn’e kadar olan bölge demokrasi sistemi ile Kürt, Arap, Türkmen, Süryan, Çerkez, Ermen vb birçok halkın birlik olduğu yerler. Bu bölgelerin işgal edilmesi ile toplumun devrimden vazgeçip özgürlük umutlarını bırakacağı umut ediliyor.
Pazarlıklar sonucu tekrar gündeme oturan Til Rifat ve Minbiç işgal açıklaması hiç şüphesiz emeğin, ödenen bedellerin ve ezilen halkların kurtuluş mücadelesine olan düşmanlığın açıklamasıdır. (Bir Partizan)
