H. Merkezi: 13 Mart günü sokağa çıkma yasağının ilan edildiği Gever’de, direnişin olduğu mahallelerdeki halk kimyasal gaz kullanıldığını ifade ediyor.
DİHA’da yayınlanan habere göre HDP Hakkari Milletvekili Nihat Akdoğan, Gever’de kimyasal gaz kullanıldığı iddia edilen mahallelerden halkın kendilerini arayarak, “Nefes alamıyoruz, bizi kurtarın” çağrısını yaptığını söyledi. Mahalleden gönderilen bir telefon mesajında ise, “Çok sivil kimyasalla ölmüş, yanmış durumda. Askerler gaz maskesi ve sırtlarında oksijen. Duman altında ve sivillerin çoğu kendi evlerinde yanmış, tanınmayacak haldeler” ifadeleri kullanıldı. Şu ana kadar aralarında sivillerin de bulunduğu 40’ı aşkın kişinin mahallelere atılan zehirli gazdan dolayı yaşamını yitirdiği bilgisinin kendilerine ulaştığını söyleyen HDP Hakkari Milletvekili Nihat Akdoğan, sivillerin yaşamlarından endişe duyduklarını söyledi.
Kimyasal gaz iddialarına ilişkin kaymakam ve valiyi defalarca aramalarına rağmen telefonlarına cevap verilmediğini aktaran Akdoğan, “Kent 7 gündür bombardıman altında. Sivillerin çıkması için zırhlı araçlar anons yapıyor ama sivillerin çıkmalarına da izin verilmiyor” dedi. Kimyasal gaz atıldığı iddia edilen Eski Kışla, Mezarlık ve Orman mahallelerinden kendilerini arayan sivillerin atılan gazdan dolayı nefes alamadıklarını söylediğini aktaran Akdoğan, “Mahallerdeki siviller sürekli bizleri arıyor, ‘Nefes alamıyoruz’ diye yardım istiyorlar. Atılan gazın çeşidini bilmiyoruz ama insanlarımız burada çok zor durumda. 30’la 40 arası insanın ise tamamen yandığı bilgisi var. Bizi arayan ve ağlayan bir anne ‘Nefes alamıyoruz. Bizi kurtarın burada evlerimiz yakılıyor. Burada farklı bir gaz kullanılıyor’ diyor” ifadelerini kullandı.
Gever için çağrı!
Gever halkının toplu katliamla karşıya olduğunu uyarısından bulunan Akdoğan, “Burada yaşanacak bir vahşetin sorumluluğunu ne vali ne kaymakam ne de bir askeri yetkili kaldıracak. İnsanlığa karşı işlenen suçlar asla zaman aşımına uğramaz. Burada işlenecek olan bir katliamın kimse hesabını veremez. Herkes bulunduğu yerlerde demokratik tepkilerini göstermelidir. Türkiye ve dünyadaki tüm kurum ve kuruluşlara çağrı yapıyoruz. İnsanların yakıldığı bir yerde nasıl başımız rahat yastığa koyarız. Halen vicdanlarını yitirmemiş insanlara sesleniyorum. STK’ler, siyasi partiler elini vicdanınıza koyun ve elinizden ne geliyorsa yapın. Uluslararası kuruluşlara da sesleniyoruz sessiz kalmayın. Bu halka karşı kirli bir siyaset yürütülmekte. Katliamları önlemenin tek yolu sessiz kalmamaktır” çağrısını yaptı.
