H. Merkezi: Manisa’nın Soma ilçesinde 300’den fazla madencinin yaşamını yitirdiği katliam davasının üçüncü duruşması Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi’nde bugün görülüyor.
8’i tutuklu 45 sanıklı davanın 15 gün sürmesi beklenirken, duruşmalarda çapraz sorgular yapılacak ve sanıklar avukatların sorularını cevaplayacak.
Duruşma öncesinde madenci yakınları, KESK’e bağlı Eğitim-Sen ve Soma Sosyal Haklar Derneği üyelerinden oluşan kitle, Akhisar Garı’ndan duruşma salonuna kadar yürüdü. Yürüyüş sırasında, katledilen madencilerin adlarının yazılı olduğu pankartlar taşındı.
Akhisar Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuklu sanıklar Soma Kömürleri AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Can Gürkan, genel müdür Ramazan Doğru, işletme müdürü Akın Çelik, teknik müdür İsmail Adalı, teknik nezaretçi Ertan Ersoy, vardiya amirleri Yasin Kurnaz, Hilmi Kazık ve Mehmet Ali Günay Çelik, 37 tutuksuz sanıktan 35’i ile madenci aileleri ve sanıkların avukatları katıldı.
Tutuklu 8 sanık, yoğun güvenlik önlemleri altında salonda kendilerine ayrılan bölüme alındı. Jandarma ekipleri, sanıkların etrafında çember oluşturdu. Orta bölümü müşteki ve madenci yakınlarına, sağ tarafı basın mensupları ve izleyiciler, sol bölümü ise madenci ailelerin avukatlarına ayrılan salonda, ön sıradaki koltuklara çevik kuvvet yerleştirildi.
Ölen madenci yakınları da isim ve güvenlik kontrolünden geçirilerek salona alındı.
Salona getirilen tutuklu sanıklara, bazı madenci aileleri “katiller”, “toprak sizi kabul etmeyecek”, “çocuklarımız mezar taşına baba diyor” sözleriyle tepki gösterdi.
10.20: Duruşma başladı!
Duruşma, daha önce sorgusu yapılamayan sanık Erdem Cambaz ile başladı. Sanık Erdem Cambaz: “Ocakta ısınma oluyordu ama bunun sebebi orada çalışan işçilerin efor sarf etmesindendir. Ben seyyar sensor değerlerini gaz defterine yazardım, hiçbir sorun yoktu. Olaydan önce ocakta ısınma olmadı, herhangi bir yanma durumu hiç yaşanmadı” dedi.
Sanık Mehmet Erez ise ifadesinde “Daimi nezaretçiyim, hazırlık birimindeyim. İş güvenliği ile ilgili görevim yoktu” dedi. Hakim’in daimi nezaretçilere sorduğu sorulara verilen: “biz güvenlikte değil üretimindeyiz” cevabı dikkat çekti.
Cambaz ve Erez’in ifadelerinin ardında sanıklara doğrudan soru yönetilmesine geçildi.
10.28 Sanık Can Gürkan: “Yapılan tüm yatırımlar emniyet ve iş güvenliği içindi.”
10.34 Sürekli susturulan aileler sanığa Hakim’in Can Bey diye hitap etmesine tepki gösterdi.
10.40 Bir madenci yakını salonda fenalaşınca duruşmaya ara verildi.
10.48 Avukat Selçuk Kozağaçlı bilgilendirme yapıyor.
11.15 Ara sonrası duruşma Sanık Can Gürkan’a yöneltilen sorularla devam ediyor. Gürkan “Şirketin herhangi bir maddi sıkıntısı yoktur. Şirket büyük yatırımlar yapmıştır.”
11.36 Gürkan:”Madencilikte, metan, kömür yangını, su birikmesi vs riskleri olur. Ocakta çok önemli bir sıkıntı varmış, TKİ, Park Maden bunu bize söylemedi. Biz olaydan sonra öğrendik. Ocaktaki sıkıntıyı biliyor olsaydık, sıkıntının durumuna göre madeni devralıp almamaya karar verirdik.”
Tutuklu sanıklar savunmalarına ekleyecekleri bir husus olmadığını söyleyince çapraz sorguya geçildi. Duruşma savcısının sorularını ilk olarak Soma Kömür İşletmeleri A.Ş. Yönetim kurulu Başkanı Can Gürkan yanıtladı. Duruşma savcısının yatırımların ne kadarını iş güvenliğine ayırdıkları yönündeki sorusuna, Can Gürkan, “Biz söylediğim yatırımın neredeyse tamamını iş güvenliğine yatırıyoruz. Yarı ve tam mekanize üretim sistemi kuruyoruz. Tam mekanize olarak çalışan iki ünitemiz var. Bu alanda dünyadaki en önemli yatırımları yaptık. Bizim yaptığımız bu yatırımlar iş güvenliği yatırımlarıdır. Çünkü bu yatırımların karşılığını maddi olarak ancak 7 ile 10 yıl arasında kara geçirirsiniz. Bunun için bu yatırımlar daha ziyade iş güvenliği yatırımları gibidir. Ayrıca Soma’nın maden sahası şartları mekanize için zordur. Ama mekanize üretim dediğim gibi üretimden çok iş güvenliği için. Biz 30 yıllık bir firmayız. Daha uzun yıllar da bu alanda faaliyet göstermek istedik. Uzun yıllar da buralarda faaliyet göstereceğimiz için de, bu yatırımları yaptık” şeklinde yanıtladı.
Duruşma savcısının ağaç tahkimat kullanılıp kullanılmadığının sorusuna ve gaz maskelerinin eski olduğuna yönelik iddialara Can Gürkan; “Biz Türkiye’de onaylı üretim bantlarını kullanıyoruz. Alev yürümez bantlar bu kazadan sonra ortaya atıldı. Bu konuda bilgim de yoktu. Alev yürümez bantların kullanıldığı Türkiye’de bir maden de var mı bilmiyorum. Bizim tahkimatlarımız çeliktir ve Almanya’dan bir firmadan alırız. Bu firmada ilk çelik tahkimatı yapan üreten firmadır. Bazı yerlerdeki ahşap tahkimatlar neden kullanılır bilmiyorum. Bunu teknik ekiplerimiz cevaplandıracaktır. Ancak ahşap tahkimatı bırakalı 25 yıl oldu. Yani ben çocukken ahşap tahkimatı bırakmışız. Ama kamuoyuna böyle lanse edildi” dedi.
Can Gürkan’ın sorulara yanıt verdiği sırada ölen işçilerin ailelerinin tepkisi arttı. Mahkeme başkanının konuşmak için sıralarını beklemesini söylemesi üzerine, aileler; “Bize hiç sıra gelmiyor ki. Ancak ölümde sıra geliyor” dedi. Can Gürkan’ın, mağdur avukatlarından gelen “şov yapıyorsun” eleştirisi üzerine; “Şov yapmıyorum. Savunmamı yapıyorum” sözleri salonu karıştırdı. İşçi yakınları bu kez, “Delil mezarlıkta” diye bağırdı. Bir işçi yakınının fenalık geçirmesi üzerine duruşmaya ara verildi.
