GüncelManşet

Nükleer tehditi altındaki Mersin’de “Sürdürülebilir Yaşam Film Festivali” üzerine

Mersin: Sürdürülebilir Yaşam Festivali’ni 2 senedir Mersin’e de getiren Alper Tolga Akkuş ile bir röportaj gerçekleştirdik. Yaşamın ve ekolojinin önemini festivalle ve sinema ile anlatmanın önemini konuştuk.

– Kendinizi tanıtır mısınız?

– Alper Tolga Akkuş. Marmara Üniversitesi Gazetecilik mezunuyum. Şimdi gönüllülük esasına dayalı olarak çalışan Yeşil Gazete’de internet gazeteciliği yağıyorum. Ekoloji odaklı haber yapıyoruz ve bu odak doğrultusunda bu festivali Mersin’e de getirdik.

– Bu festival ile bir farkındalık yaratılmaya çalışılıyor, en azından Mersin’de bu farkındalığı yaratabildiğimizi düşünüyor musunuz? Katılım ve tepkiler nasıl?

– Katılım konusunda çok kişi gelmiyor ama bu sorun değil çünkü ardımızda bir Gezi Parkı farkındalığı var. O zaman da kimse yok derken birden tüm Türkiye’yi kapsayan bir şey olmuştu. Mersin’de 2. Yılı yapıyoruz bu bile aslında bir başarı göstergesi.  Bu festivalin tek amacı film göstermek ve bir yıl sonra tekrar buluşmak değil, filmlerden sonra o farkındalıkla yeni bir aşama kaydetmek. Benim bu festivalden umduğum şey bu filmleri izleyebilmekti. Aslında benim durumum biraz da, “kimse ir şey yamıyorsa ben yapayım” dersiniz öyle bir şey. Bir de Mersin’de ekoloji ile ilgilenen kimler var tanışmak istedim. Mesela çevre il ve ilçelerden gelenler oluyor, bu gün Mersin’in Tömük ilçesinden gelen oldu, kendisi bisikletle gidip geliyor. Mesela Antakya’dan gelenler oldu bu gün. Bu sebeplerden dolayı benim için önemli olan nitelik nicelik değil.

– Festivalde gösterilen filmler nasıl seçiliyor? İl il bir düzenleme var mı?

– Bu süreç bir dernek ile başladı İstanbul’da kurulan Kelebek Etkisi Derneği. Daha sonra Sürdürülebilir Yaşam Kolektifi kuruldu ve festival düzenlenmeye başlandı. Filmler dünya çapından seçiliyor Türkiye filmleri de dahil. Ulaşım, çevre kirliliği, nükleer gibi. Ekoloji ile ilgili her türden film olabiliyor. Bu sene 25 adet film var ve hepsi Mersin’de de gösteriliyor. Ne kadar film seçildiyse festivalin gittiği her ilde bu filmler gösteriliyor. Zaten festivalde sadece film gösterimleri yok yerellerin gücüne göre müzik dinletileri ve paneller, konuşmalar da yapılıyor.

– Mersin’de Akkuyu Nükleer Santral projesinden dolayı büyük bir tehlike altında ve Mersin halkı böyle bir tehlike altındayken bu festivalin Mersin’de de düzenleniyor olmasının önemi büyük. Siz bu konuyla ilgili ne söylemek istersiniz?

– Tabii ki çok önemli bu tehlikenin olduğu her yer gibi. Festivalde nükleere karşı filmler de yer alıyor, geçen sene vardı çünkü öne bilinçlenmek gerekiyor. “Nükleere hayır” ama niye ‘hayır’? Önce bunu bilmek gerekiyor. Bir fizikçi çıkıyor bir şeyler söylüyor, aslında kötü bir şey değil gibi geliyor ve insanların kafası karışıyor. İşte kötü ve zararlı bir şey olduğunu bilinçli olarak açıklayabilmek gerekiyor. Bu yüzden araştırmak, okumak, bu konuyla ilgili filmler izlemek ve görsel olarak da şahit olmak gerekiyor. İşte bir açıdan festivalimiz de bunu amaçlıyor.

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu