Manşet

Partizan “Katliamdan kaçan mültecilerin insanlık dramına sesiz kalmayalım”

H. Merkezi: Partizan yaptığı bir açıklama ile göçmen ölümlerine ilişkin “Savaştan ve katliamlardan Batı Avrupa’ya göç etmek zorunda kalan mültecilerin insanlık dramına sesiz kalmayalım” dedi. Açıklamanın tam metni şu şekilde:

 

Savaştan ve katliamlardan Batı Avrupa’ya göç etmek zorunda kalan mültecilerin insanlık dramına sesiz kalmayalım

Afrika’daki ve Ortadoğu’daki işgal ve iç savaşlarda yüz binlerce insan hayatını kaybederken, bir o kadar insan ise, geleceğinden emin olmayan bir çaresizlik içinde bekliyor.

Suriye iç savaşında ve IŞİD’in Rojava’ya saldırmasından bu yana iki milyondan fazla Kürt, Ezidi, Türkmen Türkiye’ye göç etmek zorunda kaldı. Türkiye’nin dört bir yanına dağılan bu insanlara karşı ırkçı-faşist güruhlar her fırsatta saldırarak, onları göç ettikleri şehirleri terk etmeye zorluyorlar.

Libya, Irak ve Suriye’deki iç savaştan kurtulabilen yüz binlerce insan her türlü tehlikeyi göze alarak Batı Avrupa ülkelerine ulaşmak için yollara düşmüş durumda. İnsan tacirlerinin ellerine düşen binlerce insan, ya açık sularda, ya da karada hayatını kaybetmektedir. En son Viyana yakınlarında Nusidl ile Pandorf kasabasındaki A4 otoyolunda park etmiş bir kamyon içinde 50’den fazla mültecinin cansız bedeni bulundu.  Yine, Libya’nın Zuvera kenti açıklarında mülteci taşıyan gemi batmış, ilkinde 50, ikincisinde ise 400 kişi hayatını kaybetmiştir. Keza Manş tünelini geçip İngiltereye ulaşmaya çalışan 10 mülteci kamyon ya da tren vagonlarının altında kalarak hayatını kaybederken, Makendonya’dan, Macaristan’a trenle ulaşmaya çalışan 14 mülteci tren altında kalarak hayatını kaybetti. Avrupa Birliğinin resmi rakamları sadece bu yıl içinde Akdeniz’i geçip Avrupa’ya gelmeye çalışan 2 bin mültecinin hayatını kaybettiğini söylüyor.

Libya, Irak, Suriye ve Afrika’dan ülkelerini terk etmek zorunda kalan yüz binlerce insan ise göç yollarında yaşam mücadelesi vermekte, Yunanistan üzerinden Batı Avrupa’ya ulaşmaya çalışan mülteciler, yemek ve barınma ihtiyaçlarını karşılayamadıkları gibi, kaldıkları ülke polisinin saldırılarına maruz kalmaktadırlar. Yunanistan, Makendonya, Macaristan ve Fransız polisi acımasız bir şekilde mültecilere saldırıyor.

Mültecilerin her türlü zorluğu göze alarak ulaştıkları ülkelerde ise ırkçıların saldırılarıyla karşı karşıya bulunuyorlar. Almanya bunların başında geliyor. Neo-naziler, mültecilerin bulunduğu tüm şehirlerde yeniden saldırıya geçmiş bulunuyorlar. Dresten, Heidenau, Remchingen, Lübeck, Meissen, Tröglitz, Freital, Leipzig, Weissach im Tol’de mültecilerin bulunduğu binalar yakınmış, insanlar saldırıya uğramıştır.

Bu insanlık dramının tek sorumlusu emperyalistlerdir. Bu insanlar ülkelerinde bir şekilde yaşıyor ve barınıyorken, emperyalistler petrol ve pazarlara hakim olmak için bu ülkeleri işgal etti, ya da iş savaşlar çıkartarak insanların kendi ülkelerini terk etmelerine neden olmuştur. Libya, Irak ve Suriye’deki iç savaş ve ardından yapılan işgaller, milyonlarca insanı etkilemiş, savaşta sağ kalanlar, yeni bir yaşam için göç yollarına düşmüştür.

Avrupa’ya ulaşabilen mültecilere karşı yapılan saldırlar giderek artıyor. Evler yakılıyor, mülteciler dövülüyor. Derme çatma yerlere yerleştirilen binlerce mültecinin konut, iş ve çocukların okul sorunu ise orta yerde duruyor.

Acı olan bir diğer gerçek ise, yaşanan bu insanlık dramına karşın, toplumsal bir tepkinin azalmış olmasıdır. Buna Türkiyeli kitle örgütleri, kurum ve kuruluşları da dahil etmek yanlış değildir. Yanı başımızda yaşanan bu insanlık dramına daha fazla sesiz kalmayalım. Mültecilere sahip çıkalım. Neonazilerin, ırkçıların saldırılarına karşı kitlesel protestolarla, mültecilerin yanında olalım. Tüm devrimci, ilerici, demokratik kurum ve kuruluşlar olarak, sadece bu konuda yapılacak eylem birliğiyle bu saldırlar püskürtülebilinir. Geçmişte bu konuda oldukça aktif olan Türkiyeli demokratik kurumlar, bu tecrübelerini yeniden sokağa çıkarak göstermelidirler. Tüm partizan taraftarları üzerine düşen sorumlulukla hareket ederek, bulundukları her yerde duyarlılıklarını göstererek, mültecilere sahip çıkmalıdır.

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu