Güncel

Polis engeline karşı, Cumartesi Anneleri 702. Haftada Kenan Bilgin’in akıbetini sordu

Cumartesi Anneleri ve kayıp yakınları tüm yasaklara, engellemelere ve baskılara rağmen bu haftada kayıpların akıbetlerini sormaya devam etti.

İstanbul: Bu haftaki eylem öncesi yine sabah saatlerinden itibaren Galatasaray Meydanı ve İstiklal Caddesi polis ablukası altına alındı. İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi önünde toplanan anneler ve kayıp yakınları Galatasaray Meydanı’na doğru yürümek istedi. Anneler, kayıp yakınları ve aralarında HDP milletvekilleri Garo Paylan, Ahmet Şık, Züleyha Gülüm, Ali Kenanoğlu ve CHP milletvekilleriyle ile birlikte ÖDP Eşbaşkanı Alper Taş’ın da bulunduğu kitlenin önü polis tarafından Büyükparmakkapı Sokak’ta kesildi.

Kitlenin önünün kesilmesinden sonra polisin dağılın uyarısına karşı oturma eylemi yapan annelerden Hanife Yıldız polislere “Ben oğlumun akıbetini öğrenmek istiyorum. Beni engelleyemezsiniz” sözleriyle polise tepki gösterdi. Yıldız yaşanan arbedede fenalık geçirdi.

Kayıp yakınlarından Fehmi Tosun’un kızı Besna Tosun açıklamayı okudu. Gözaltında kaybetmenin, uluslararası hukukta insanlığa karşı işlenmiş bir suç olduğunu hatırlatan Tosun “Uluslararası hukuka göre herkesin gözaltında kaybedilmeden korunması ve bu suçun etkili bir biçimde cezalandırılması devletlerin yükümlülüğüdür” diyerek 702 haftadır devletin bu yükümlülüğünü yerine getirmesini talep etti. Galatasaray Meydanı’nı kayıp yakınlarına yasaklayan zihniyete karşı konuşan Tosun “Gerçekler bilinmesin diye bize Galatasaray’ı yasaklıyorsunuz. 702 haftadır kayıplarımıza ulaşma ve onları kaybedenlerden adil bir yargı önünde hesap sorma talebimizin meşruiyetinden korkuyor ve bizi susturmak istiyorsunuz. Hukukun üstünlüğü talebimize ağır polis şiddetiyle cevap verenlere sesleniyoruz: Annelerden ve meydanlardan korkanlar Arjantin’de, Şili’de kaybettiler. Türkiye’de de kaybedecekler.” Dedi. Bu hafta akıbeti sorulan Kenan Bilgin hakkında bilgi veren Tosun “”12 Eylül 1994 sabahı, 35 yaşındaki Kenan Bilgin Ankara Dikmen’de otobüs durağında sivil polislerce gözaltına alındı.

11 kişi Kenan Bilgin’i Ankara Terörle Mücadele Şubesi’nde işkencede gördüklerine dair tanıklık etti. Ancak onun gözaltına alındığı bugüne kadar inkar edildi. Tüm yasal girişimler sonuçsuz kalınca dava AİHM’e taşındı.

AİHM’deki yargılama sonucunda Mahkeme Kenan Bilgin’in 12 Eylül 1994 tarihinde güvenlik güçlerince gözaltına alındığını; kendisinin 3 Ekim 1994 tarihine kadar güvenlik güçlerinin elinde bulunduğunu; ancak bu konuda hiçbir kaydın tutulmadığını ve bundan sonra akıbetinin ne olduğu konusunda hiçbir kayıt ve bilginin bulunmadığını tespit ederek. Türkiye Cumhuriyeti Devletini oybirliği ile mahkûm etti.” Denildi. Kayıp yakınları olarak yakınlarını aramaktan vazgeçmeyeceklerini belirten Tosun “Ömrü oğlunun akıbetini öğrenmeye yetmeyen Fincan Bilgin’in bıraktığı yerden “Kenan Bilgin için adalet” istemekten vazgeçmeyeceğiz. Yaşam adına, barış adına, insanlık ve vicdan adına Kenan Bilgin’i ve kayıplarımızı aramaktan asla vazgeçmeyeceğiz!” dedi. Açıklamanın ardından İHD İstanbul Şubesi’ne dönüldü.

İHD İstanbul Şubesi’nde Uluslarası Hukuk Konferansı’ndan gelen baro başkanları, Av. Gürkan Altun (Bursa Baro Başkanı), Av. Zafer Kazan (Sakarya Baro Başkanı), Av. Veli Küçük(Adana Baro Başkanı), Av. Polat Balkan(Antalya Baro Başkanı) ve Av. Hakan Canduran(Ankara Baro Başkanı) burada konuşmalar yaparak Cumartesi Anneleri eylemlerine destek olmaya geldiklerini belirttiler.

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu