H. Merkezi: 19 Aralık 2000 Katliamının yıldönümünde PŞTA, “19-22 Aralık katliamları başta olmak üzere tüm devrimcilere, Kürt Halkına, Alevilere yapılan katliamların hesabını sormak için, tüm halkımızı şehitlerimizi sahiplenmek, katillerden hesap sormak için yapacağımız anmaya çağırıyoruz” dedi.
Toplumun tüm muhalif kesimlerine her türlü şiddeti uygulayan devletten hesap sormak için anmaya çağrı yapan Partizan Şehit ve Tutsak Aileleri(PŞTA), katliamların unutulmayacağını er ya da geç hesabının sorulacağını söyledi.
PŞTA’nın yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verildi
“19 ARALIK 2000… “HAYATA DÖNÜŞ”
Hayata Dönüş Operasyonu” adı altında yaşanan vahşi katliamın üzerinden tam 16 yıl geçti. Ama bıraktığı izler, yarattığı tahribatlar hala dün yaşanmış gibi duruyor.
Katliamcı geleneğini Osmanlı’dan alan ve bunu, istikrarı bozmadan, günümüze kadar sürdüren TC devleti; komünist, devrimci güçlere yönelik imha, teslim alma saldırıları kapsamında yeni projeler, politikalar geliştirecek, yeni katliamların altına imza atacaktı. İşte bu projelerin, politikaların temel ayaklarından birisidir hapishaneler.
Devrimci tutsakların F tipi hücrelere doldurulmak istenmesi de, en küçük muhalefete dahi izin vermeyerek 19 Aralık 2000’de hapishanelere saldırılması, devrimcileri hunharca katletmesi de bundandır. Onlarca devrimcinin katledilmesi, yüzlercesinin yaralanması, öyle sıradan bir saldırı, sıradan bir uygulama değildi. Askerlerin aymazca çikolatalarla kutladığı, dönemin başbakanı Ecevit tarafından “kutlandığı, tebrikler edildiği” bir saldırıdır.
Bu saldırı, bu katliam elbette devrimci, komünist güçler tarafından direnişle karşılanan, bedeller ödenen, hesabı sorulacaklar listesine yazılan bir saldırıdır. Ve devletin devrimci, komünist güçlerin direnişi karşısında acze düştüğü, zindanlarda dahi kavgaya, devrime bağlılığın yükseltildiği bir süreçle karşılanmıştır.
19 Aralık 2000 tarihinde, Türkiye’nin cezaevleri eşine az rastlanır bir vahşete tanıklık etmişti. “Hayata Dönüş” adı verilen ve cezaevlerindeki siyasi mahkûmların iradesini kırmaya yönelik olan operasyonda 28 kişi hayatını kaybetti. Yüzlerce mahkûm yaralandı veya bir daha iyileşemeyecek fiziki, psikolojik tahribatlar yaşadı. F tipi tecrit sistemi bugün sürüyor, işkence ediyor, sakat bırakıyor
Devlet Hapishanelerdeki katliamla da kalmayarak operasyonu hapishane dışına yayarak sürdürdü, tüm toplumda korku atmosferi yaratmaya dayalı bir toplum mühendisliği projesi hayata geçirildi. Operasyonu protesto gösterilerinde 2145 kişi gözaltına alındı, 58 kişi tutuklandı, 18 kültür merkezi ve dernek basıldı, 2 dernek kapatıldı.
Hapishanelerde F tipine geçişe, tecrit sistemine karşı direniş ölüm orucu eylemi ile sürüyordu. Yıllara yayılan eylemlerde 122 devrimci daha şehit düştü.
Devletin kanlı Aralık tarihine 2011 Roboski’de 34 Kürt köylüsünün bombalarla katledilmesi eklendi. Kürt halkı da tıpkı Aleviler gibi sistematik olarak devletin inkar ve imhasına maruz kalmaktadır. Devlet katillerden hesap sormak bir yana onları korumak için olmadık yöntemlere başvurmaktadır. Roboski katliamında da sorumluluğu ölen Kürt’lere yıkmaya çalışmıştır.
Faşist diktatörlüğün bu katliamlarla devrimcileri ve Kürt Halkını teslim alacağını sandı ama yanıldı devrimci tutsaklar ve Kürt Halkı binlerce kayıp vermesine karşın teslim alınamamışlardır. Bugün halen OHAL ile yapılmak istenen tam da budur. Devletin ve şimdiki temsilcisi AKP’nin ekonomik ve politik krizi sermayenin Faşist-katliamcı yüzünü saklamaya gerek duymadan sistemlerinin gereği sindirme, susturma, katliam politikalarını var gücüyle hayta geçirmeye devam ediyor. 7 Haziran seçimlerinden sonra hayata geçirilen savaş konseptinde DAİŞ eliyle daha vahşi katliamlara imza atan TC. çıkışının olmadığını biliyor. 19 Aralık hapishaneler ve Maraş katliamının katillerini devlet aklayarak bu katliamın dosyasını kapattığını sansa da yanılmaktadır. Bu katliamlar unutulmayacaktır. Hesabı er ya da geç sorulacaktır.
19-22 Aralık katliamları başta olmak üzere tüm devrimcilere, Kürt Halkına, Alevilere yapılan katliamların hesabını sormak için, tüm halkımızı şehitlerimizi sahiplenmek, katillerden hesap sormak için yapacağımız anmaya çağırıyoruz.
Yer : Kadıköy İskele (Eminönü) Önü
Tarih : 19 Aralık Pazartesi
Saat : 19.00”
