H. Merkezi: Soma katliamı davası 2. gününde (19 Ağustos) sanıklar ve avukatların yoklamanın ardından tutuklu sanık Ramazan Doğru’ya mağdur avukatları tarafından doğrudan sorular yöneltildi. Doğru, tıpkı Tayyip Erdoğan gibi “madenciliğin dünyanın en zor işlerinden olduğunu istenmese de madencilikte ölümlerin olduğunu, işin doğasında olduğunu” söyledi.
Madende işçilerin işi öğrenmesi için tam mekanizasyona geçtiklerini, bunun için işçi sayısının artmasının doğal olduğunu, tüm iş güvenliği önlemlerinin alındığını belirtti. Avukatların işçilerin AKP mitingine şirketçe götürülüp götürülmediğine yönündeki sorunun sorulmasına öncelikle mahkeme izin vermedi. Sanık ise cevabını “İşçiler işsiz kalacaktı. Başbakan gelmişti. İhale zamanıydı. Sadece biz değil diğer madenlerde mitinge işçi taşıyorlardı. Biz de işçileri götürdük. Biz işçileri düşündük” şeklinde verdi.
Soma katliamında bomba bile patlatılmış olabilirmiş!
Doğru’nun pek çok soruya kaçamak cevaplar verdiği gözlemlenirken katliam saatinde nerede olduğu sorusuna ise “hatırlayamıyorum” diyerek yanıt verdi. Ramazan Doğru katliamın sebebi konusundaki öngörüsünü ise “bomba bile atılmış olabilir bu da bir ihtimaldir”diyerek belirtti. Yıllık bir buçuk milyon ton üretim planlandığı madende “tatbikat yapıldı mı” sorusuna “yapılmıştır, yapılmaktadır, yapıldı sayısını hatırlamıyorum”gibi gayri ciddi cevaplar veren şirketin genel müdürü olan Ramazan Doğru acil durumlarda tahlisiye ekibinin kim olduğu sorusuna ise “bilmiyorum” diye yanıt verdi. Bir tarafta maden ile ilgili her şeyden haberim var derken meclise katliam öncesi verilen soru önergesinden ve madendeki ve madende aylar öncesinde başlayan ısınmadan haberdar olmadığını söyledi. Ayrıca ocakta acil durumlarda nasıl iletişim kurulduğunu da bilmediğini belirtti.
Aileler katilleri yuhaladılar!
Öğlen arasından sonra duruşma 14.00’da başladı. Tutuklu sanıklardan Akın Çelik’e avukatları, savcı ve mağdur vekilleri sırasıyla sorular yönelttiler. Akın Çelik ocakta herhangi bir kömür yanmasının, ısı artmasının olmadığını, sensör değerlerinde bir anormalliğin de olmadığını, son 10 yıldır TKİ’nin de bildiği kadarıyla tahlisiye ekibinin olmadığını belirtmiştir. Sanık Akın Çelik avukatıyla hazırlayıp çalıştıkları soruları bir mizansen eşliğinde cevapladılar. Pek çok soruya sanıktan önce avukatının cevap vermesi mağdur avukatlar tarafından alay konusu oldu. Aileler sanıkların 301 ölümün karşısındaki gayri ciddi, pişkin tavırlarına tepki olarak beddualar ederek yuhaladılar.
Elinde A sınıfı iş güvenliği uzmanı belgesi olduğunu söyleyen Akın Çelik’in sadece bir yada iki ay iş güvenliği uzmanı olarak çalıştığı sorulan sorularla ortaya çıktı. Sözleşmede belirtilen süreden önce üretiminizi tamamladığınız da ne yapacaksınız sorusuna utanmazca emekli olup tatil yapacağım cevabını vererek, yalan ve sahtekarlıkta sınır tanımayan Akın Çelik şirkette taşeronluğun yada diğer adıyla dayı başılık sisteminin kesinlikle olmadığını söyledi. Her konuda fikri olan Çelik madendeki katliamın neden olduğunu bilmediğini ifade etti. Hatta 3 ay önce tatbikat bile yaptıklarını söyledi. Hatta işçilerin, kurtarma ekiplerini yanlış yönlendirdiğini söyleyerek yine suçu işçilerin üzerine attı. Duruşma, Çelik’in sorgusunun bitmesinin ardından diğer tutuklu sanıkların sorgularının devam etmesi amacıyla ertesi güne ertelendi.
Soma duruşması bugün devam ediyor.
