EmekGüncel

SÖYLEŞİ | “Dayanışmayı Güçlü Kurmamız Gerekiyor”

"Ama yaptığımız bu grev, önümüzdeki süreçte diğer medya sektörlerinde de grev olup olmamasını belirleyecektir."

Agence France-Presse (AFP) Türkiye ofisi çalışanları, toplu iş sözleşmesi sürecinin anlaşmazlıkla sonuçlanması üzerine greve çıktı.

Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) üyesi basın emekçileri, Dünya Basın Özgürlüğü Günü olan 3 Mayıs sabahı AFP’nin İstanbul Şişli’de bulunan ofisinin yer aldığı binaya “Bu İşyerinde Grev Var” pankartı astı.

Türkçe ve Fransızca dövizler taşıyan basın emekçileri; “Sadece işimizi özgürce yapmak değil aynı zamanda hakkımızı da almak istiyoruz” dedi. Türkiye Gazeteciler Sendikası ile Agence France-Presse (AFP) Türkiye bürosu arasında uzlaşma sağlanamamasının ardından 10 Eylül Cuma günü yapılan basın açıklamasıyla AFP Türkiye bürosuna grev kararı asılmış; çalışanlar, patronun taleplerini karşılayacak makul bir teklifle gelinceye kadar grevin süreceğini vurgulamıştı.

7 Mayıs günü anlaşmanın sağlandığını twitter hesabından duyuran TGS, “Taleplerimiz karşılık buldu, anlaşma sağlandı. Reuters’ta üyelerimizin onayıyla sözleşme imzalandı” ifadelerini kaydetti. Buna göre Reuters çalışanlara yüzde 30 ila yüzde 100 arasında zam yapacak. Ek olarak yılda iki ikramiye, aylık 4 bin lira yemek parası ve tek seferlik olmak üzere 50 bin lira ek ödeme yapacak. Anlaşma sağlanmış olsa da grevin ilk günü grev yerine giderek, TGS Genel Başkanı Gökhan Durmuş ile yaptığımız röportajı grevle ilgili içerdiği bilgi nedeniyle paylaşıyoruz.

– Bize kısaca AFP ile yaşanan TİS sürecini aktarır mısınız?

Gökhan Durmuş: Biz AFP’de 3 yıl önce örgütlendik. Bu ikinci dönem toplu iş sözleşmemiz, geçtiğimiz yıl bir TİS imzaladık ve yenileme sözleşmemiz de şu an masada. Ocak ayında başladık görüşmelere, ocak ayından bu yana 10’un üzerinde TİS görüşmesi yaptık, pazarlıklar sürdürdük ama son olarak geldiğimiz noktada işverenin “ücretleri koruyacak mekanizma” teklifimize olumsuz yanıt vermesi nedeniyle bugün grevi başlattık.

– “Ücretleri koruyacak mekanizma” derken ne kastediyorsunuz?

– Türkiye büyük bir ekonomik krizin içinde. Dolayısıyla alınan ücretler bir günde, bir ayda pula dönebilir, alınacak zam oranları da pula dönebiliyor. Biz de bu duruma karşı alınan zammın arkasından o ücreti koruyacak bir mekanizma teklif ettik. Eğer TL değer kaybederse bunu telafi etmelerini istediğimiz bir sistemdi ama kabul etmediler maalesef ve bugün grev başlamış oldu. Açıkçası şu an Türkiye’de freelance çalışanlar da dahil olmak üzere AFP Türkiye’den haber alınamıyor, haber akışı durdu artık.

Bunun önümüzdeki günlerde Türkiye açısından nasıl bir tablo açığa çıkaracağı, bu duruma Türkiye bürosuna gösterdiği önemi de açığa çıkarmış olacak. Biz bugün greve çıkmış olsakta bir an önce bitirmek istiyoruz süreci, bir an önce AFP yönetiminin teklifimizi kabul etmesini istiyoruz. Tam da seçim öncesi arkadaşlarımızın en yoğun çalıştığı dönemde bugün bu grevi yapmak zorunda kaldık. Ama onlar da işlerine dönmek istiyorlar, AFP’ye hem iyi haberler yapmak hem de Türkiye’de olup biteni aktarmak istiyorlar.

Burada artık top işverende, biz sözümüzü söyledik ve uygulamaya başladık. Onların adımlarını göreceğiz önümüzdeki günlerde. “Ücretlerimizin yıl içinde erimemesini istiyoruz”

– Son günlerde Kürt basını başta olmak üzere basına dönük saldırı, gözaltı, tutuklama ve baskı var. Bu tablo hakkında neler söylemek istersiniz?

– Biz de özellikle bugünü (3 Mayıs) seçtik, bugünün 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü. Ama öyle bir ülkedeyiz ki 3 Mayıs günü bile 2 meslektaşımız tutuklandı. Türkiye, basın özgürlüğü sıralamasında 180 ülke içinde 165. sırada. 16 basamak birden geriledi.

Basının özgür olmadığı bir ülkede Avrupa merkezli ajansların medya kuruluşlarının buradaki ofislerinde de çalışan arkadaşlarımız görece Türkiye’de meslektaşlarımıza göre daha iyi koşularda çalışıyor ama elbette onların da sorunları, sıkıntıları var. Bizim sendika olarak yapmaya çalıştığımız şey, yerelinden ulusalına uluslarasına kadar tüm mecralarda çalışan gazetecilerin bir arada hakları için mücadele edecekleri, basın özgürlüğü için mücadele edecekleri bir sistem kurmak. Bir dayanışma kurmaya çalışıyoruz açıkçası.

Bunu başardığımız anda hem kalemlerimizi özgürce kullanabileceğiz hem de geçinebileceğimiz bir ücret alabileceğiz. Umarız çok gecikmeden bu dayanışmayı kurarız ve değişimi medya sektöründe de başlatırız.

– Son olarak ne söylemek isteriniz, bir çağrınız var mı?

– Bugün greve başladık, çalışan tüm arkadaşlarımız grevdeler. Buradan içerik üretilmediği sürece ne kadar dayanabilir AFP bilmiyoruz. Yani Türkiye’den haber almama haline ne kadar dayanabilirler? Ama yaptığımız bu grev, önümüzdeki süreçte diğer medya sektörlerinde de grev olup olmamasını belirleyecektir. O yüzden bugünden dayanışmayı güçlü kurmamız, bugünden AFP grevcilerinin yanında olmamız gerekiyor.

Yarın sıra kendimize geldiğinde hiç grev yaşamadan haklarımızı alabildiğimiz bir sistem yaratalım. AFP yönetimine de şöyle bir çağrımız olabilir; Bizim istediğimiz şey, onları ekonomik olarak büyük oranda etkileyecek birşey değil, biz sadece koruma istiyoruz.

Ücretlerimizin yıl içinde erimemesini istiyoruz. Bu onlar açısından zor değil, yapılabilir bir şey ve bu konuda adım atmalarını bekliyoruz.

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Diğer içerik
Kapalı
Başa dön tuşu