GüncelMakaleler

ANALİZ | Çin Devrimi ve Yeni Demokratik Devrim

Parti önderliği olmadan devrim olmayacağını sıkça vurgulayan Mao Yoldaş, ÇKP tarihinde silahlı mücadeleyi her zaman ana mücadele biçimi olarak almıştır. Kitle çalışması ve diğer tüm çalışma biçimlerini silahlı mücadeleye tabi kılmıştır.

1949’da ÇKP (Çin Komünist Partisi) önderliğinde ezilen ve sömürülen sınıfların gerçekleştirdikleri demokratik halk devrimi, Çin’de ve dünyada tarihsel olarak çok önemli bir rol oynar. Öyle ki, 1917 Rusya Devrimi’nden sonra gerçekleşen Çin Yeni Demokratik Devrimi ezen ve sömüren büyük ağalar ve komprador burjuvazi ile pazarları ekonomik olarak ilhak eden ve siyasi olarak bağımlı kılan emperyalizme bağımlı sistemi-devleti deviren bir devrimdir.

Ve tarihsel olarak proletarya önderliğinde girilen yeni devrimler güzergahını pekiştiren bir devrimdir.

Bu devrimde ÇKP önderliğinde, işçi-köylü temel ittifakına dayalı, küçük burjuvazi ve ulusal burjuvazinin de yer aldığı anti emperyalist sınıflar yer almıştır. Bir önceki sistemin sömürülen, baskı ve tahakküm altında tutulan bu sınıfları halk iktidarını bu yeni demokratik devrim ile oluştururlar. Çin Devrimi tarihsel materyalizmin ürünü bir devrimdir.

Yeni Demokratik Devrimin Tarihsel Rolü

Çin Demokratik Halk Devrimi 1949’un Ekim ayında sonuçlanır. 1917 Ekim Devrimi sonrası gerçekleştirilen bir devrimdir. Yarı-sömürge, yarı-feodal bir ülkede proletarya önderliğinde olan ilk yeni demokratik devrimdir. Dolayısıyla Çin Devrimi tarihsel olarak çığır açan bir devrimdir.

Bilindiği gibi 1789-1871 yıllarına kadar Avrupa’nın batısında ve Kuzey Amerika kıtasında feodalizmin tasfiyesini ve kapitalizmin inşasını içeren devrimlere burjuvazi önderlik etmiştir. Feodalizmin son sürecinde oluşan burjuvazi feodal sistemle çatışmaya girmiş ve eski sistemi devirmiştir. Bu devrime önderlik eden burjuvazi, feodal sistemin katmerli baskı ve sömürüsü altında olan yoksul köylülüğe önderlik etmiştir. Burjuva devrimin kitle temelini köylülük oluşturmuştur.

Devrimle birlikte köylülük giderek yeni bir sınıfa, işçi sınıfına dönüşmüştür. Ancak kapitalizmle birlikte bir sınıf olarak oluşan proletarya serbest rekabetçi dönemin tarihsel koşullarında henüz önderlik misyonu ve bağımsız karakter taşıyan bir rol oynamaktan uzak kalmıştır.

Burjuvazi, 19. yüzyılın üçüncü çeyreğinden itibaren tüm dünya çapında giderek gerici ve köhnemiş bir sınıfa dönüşmüş, bir dönemler önderlik ettiği burjuva devrimin önünde artık engel teşkil eden bir yapıya sahip olmuştur. Uluslararası pazarları askeri, siyasi, ekonomik ve mali alanlarda ilhak eden, kendine bağımlı kılan ve sermaye ihraç eden emperyalist karaktere ulaşması sonucu, dünya gericiliğinin merkezini oluşturmuştur. Bu gerçeklik sonucu tarihin toplumsal devrim görevi, çağın en ileri sınıfı proletaryaya düşmüştür.

Bunun sonucu, Rusya’da gerçekleşen 1917 Ekim Devrimi ile burjuvazinin önderliğinde eski tip devrimler dönemine son veren yeni demokratik devrimler ve sosyalist devrimler dönemini açan bir çağa girmiştir. Önder sınıf artık proletarya olmuştur.

Çin Devrimi böylesi dönemin devrimidir. Feodalizmin tasfiyesi ve ulusal kapitalizmin önünü açan yeni demokratik devrimin gerçekleştiği devrimdir. Çin Devrimi Mao’nun tahliliyle burjuva devrimidir.

Mao’nun defalarca belirttiği gibi “Ancak, bugünkü Çin’de burjuva-demokratik devrim, şimdi artık devri geçmiş olan eski genel türde değil, yeni özel türde bir burjuva demokratik devrimdir. Biz bu yeni türe, yeni demokratik devrim diyoruz ve bu tür, Çin’de olduğu gibi, bütün diğer

sömürge, yarı-sömürge ülkelerde gelişmektedir.”(Mao Zedung, Yeni Demokratik Devrim, s.55)

Tarih asgari programa tekabül eden proletarya önderliğindeki demokratik devrimle sınırlı değildir. Sosyalizm ve komünizme içeren azami hedefler vardır. Bu hedeflere ulaşana kadar kesintisiz ve aşamalı mücadele devam ettirilecektir.

Yeni Demokratik Devrimin İtici Güçleri

Yeni demokratik devrimin muhtevasını ve hedefini belirleyen ülkenin mevcut iktisadi, sosyal ve siyasal yapısı; beraberinde devrim ve karşı-devrim saflaşmasını da belirler. Çin devriminin devrim güzergahında yer alan sınıflar proletarya, köylülük, küçük-burjuvazi ve ulusal burjuvazi (sol kanadı) sınıflarından oluşurken; mevcut durum karşı-devrim saflarında yer alan sınıfları da belirlemiştir.

Çin Devrimi, devrimci sınıfların karşısına Ortaçağ’dan kalma feodal toprak ağaları ve devletin pre-kapitalist şurekaları ile birlikte, emperyalizmin tekelci burjuvazisi ve yarattığı komprador burjuvaziyi çıkarır.

1924-1927 iç savaşından sonra gericileşen ve komprador burjuvazinin ve feodal ağaların partisine dönüşen Guomindang, Çin egemenlerinin siyasi partisini oluşturur. Çin’de sınıf mücadelesi devrim ve karşı devrim güzergahında böylesi bir saflaşmayı oluşturur..

Bu sınıf mücadelesinde öncü güç ÇKP olmuştur. ÇKP, Çin’in nesnel şartlarına uygun ideolojik-politik bir hat izlemiş ve sonuçta Çin halkına yaptığı önderlik devrim hedefine ulaşmıştır. Silahlı mücadeleyi temel mücadele olarak almıştır:

“Çin proletarya partisinin esas görevi, ta doğuşundan beri karşı karşıya kaldığı görevi mümkün olduğu kadar çok müttefikle birleşmek ve şartlara göre milli ve toplumsal kurtuluş için, iç ya da dış olsun, silahlı karşı-devrime karşı silahlı mücadeleleri örgütlemek olmuştur. Silahlı mücadele olmadan proletaryanın ve Komünist Partisi’nin Çin’de hiçbir yeri olmazdı ve herhangi bir devrimci görevi yerine getirmesi imkansız olurdu.”(Age, s. 10)

Parti önderliği olmadan devrim olmayacağını sıkça vurgulayan Mao Yoldaş, ÇKP tarihinde silahlı mücadeleyi her zaman ana mücadele biçimi olarak almıştır. Kitle çalışması ve diğer tüm çalışma biçimlerini silahlı mücadeleye tabi kılmıştır.

Yeni demokratik devrim sürecinde parti ve silahlı mücadele ile birlikte ÇKP’nin temel aldığı diğer unsur halkın birleşik cephesi olmuştur:

“Bu, şimdi birleşik cephe, silahlı mücadele ve Parti inşası meselelerini doğru bir şekilde ele alabileceğimizi gösterir. Bu aynı zamanda; on sekiz yıllık tecrübemizin bize, birleşik cephe, silahlı mücadele ve Parti inşasının, Çin Komünist Partisi’nin üç “ünlü silahı” olduğunu, Çin Devrimi’nde düşmanı yenilgiye uğratmada üç temel büyülü silah olduğunu gösterir. Bu Çin Komünist Partisi’nin ve Çin Devrimi’nin büyük bir başarısıdır.”(Age, s.24)

ÇKP, ordu ve cephe yeni demokratik devrimin üç temel sacayağını oluşturmuştur. Bu unsurların sağlam temeller üzerinde inşa edilmesi sonucu Çin Devrimi 1949 yılında gerçekleşmiştir. İşçi-köylü temel ittifakına dayalı Demokratik Halk İktidarı kurulmuş ve 1956’da sosyalizmin inşasına geçilmiştir.

Bu vesileyle Çin Devrimi’ni bir kez daha selamlıyoruz, MLM’ye yaptığı katkıları rehber ediniyoruz!

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu