“Tozkoparan Küba ele ele” şiarıyla İstanbul Güngören’de Tozkoparan Mahallesinde halk dayanışma kermesi kurdu. Tozkoparanlıların aylar süren, mahallenin “kentsel dönüşüm” adı altında sürgün edilmesine karşı verdiği mücadele, mahkemenin yürütmeyi durdurma kararı ile sonuç verdi. Mahkeme sürecinde açığa çıkan yıpranma sürecini onarmak ve kimi ailelerin ödeyemeyeceği masrafların dayanışma ile karşılanması için kurulan Kermes dün başladı.
20 Ağustos ile 27 Ağustos arasında Tozkoparan Barış Parkı’nda mahalle halkının el emeğinin buluştuğu alanda mahalleliyi, düzenlediği Kermes’in 2. gününde ziyaret ettik. Kermesi düzenleyenler içinde olan Mehmet Beşir Pordoğan ile konuştuk.
Pordoğan, 30 yıldır Tozkoparan’da yaşadığını dile getirerek, yaşanan süreci kısaca özetledi; Burada yıllarca süren kentsel dönüşüm süreci, mücadelesi oldu. En son 22 Aralık’ta herkesin bildiği üzere bir tebligat geldi kapımıza, 6A maddesi ile evlerimizi terk etmemiz istendi. Hiçbir koşul sunulmadan yani bir sözleşme olmadan hiçbir resmi açıklama olmadan sadece “evlerinizi terk edin, biz projeleri tamamlayınca gereken anlaşmaları, koşullar vs sağlanacak” dendi. Dünyanın hiçbir yerinde böyle bir proje, böyle bir çalışma görülmemiş, kat mülkiyetli tabularımız var, evlerimizi kendi elimizle teslim etmemiz istendi ve bulunduğumuz yeri terk etmemiz istendi.
Burada 40-50 yıllık komşuluk ilişkilerimiz var, tabi aylarca süren bir mücadele oldu, burada can kayıpları yaşandı. TOBİM tarafından telefonlarla taciz edildik, tehdit edildik, bunun dışında polisler biber gazi, plastik mermiler kullandılar. Burada çoğunluğu emekli insanlar, yaşlı insanlar ve memur emeklisi çoğu. Benim babam da memur emeklisi ve burada devlete karşı bir provokasyon yok, kentsel dönüşüm desteklendi sadece bunun hakkaniyetli bir şekilde yapılması isteniyor. Yerinde dönüşüm olması isteniyor ama burada bir sürgün projesi başlattılar, soylulaştırma projesi çünkü biliyorlardı ki yeni yapılacak site veya konutların aidatlarını bile ödeyemeyecekler insanlar var, orta ve dar gelirli aileler var.”
Pordoğan, “Verdiğimiz mücadele ile mahkeme süreçlerimiz de iyi gidiyor, yürütmeyi durdurma kararı aldık, mesela Danıştay’dan son 2 yürütmeyi durdurma kararı aldık. Burada örneğin bilir kişi ücretleri bu kadar faiz miktarlarda değilken, yürütmeyi durdurma kararı bilir kişi 20 bin 370 lira, birini halk arasında topladık, dediğim gibi orta ve dar gelirli aileler. Bizde dedik ki, hem hukuksal sürece hem de buradan açığa çıkan maddi manevi yaşanan yıpranmaya destek olmak amacıyla bir kermes düzenleyelim.” sözleriyle kermes fikrinin nasıl açığa çıktığını kısaca dile getirdi.
“Neler var kermeste?” sorusuna Pordoğan, Kermeste tekstil ürünlerinden, hediyelik eşyalara, kitap ve takılara kadar, hibe edilen ürünlerle destek veren esnaflar, kişiler, halk kendi el emeği ile el işi ürünlerini getirdi. Buraya gerçekten epey destek oldu. Halkın dayanışması çok güçlü. Umuyoruz 1 hafta boyunca bu böyle devam edecek, destek veren herkese selam olsun“
“Herkesin desteğine açığız, herkesi kermesimize bekliyoruz”
“Kamuoyuna nasıl bir çağrınız olur” kısa söyleşimizde Pordoğan, “Kermes süresinde, sonuçta biz bir IBAN ile para toplamadık, burada halk kendi emeği ile bir dayanışma sağladı. Hukuksal sürece desek istedi. Gelip buraya gerçekten de sergilenen ürünlerden faydalanabilirler ve dayanışmada bulunabilirler. Herkesin desteğine açığız, herkesi kermesimize bekliyoruz” sözleriyle çağrı yaptı.
