EmekGüncel

“TTB biziz, görevimizin başındayız!”

İTO’nun çağrısıyla İstanbul Tıp Fakültesi önünde yapılan eylemde TTB yönetiminin görevden alınmasının demokratik hak ve özgürlüklere saldırı anlamına geldiği vurgulandı.

İstanbul Tabip Odası’nın (İTO) çağrısıyla TTB Merkez Konseyi’nin “amaç dışı faaliyet” gerekçe gösterilerek görevden alınması protesto edildi.

Çapa’da bulunan İstanbul Tıp Fakültesi ana kapı önünde yapılan eylemde “TTB biziz, görevimizin başındayız!” yazılı pankart açıldı. SES’li emekçiler de eyleme “Korkmuyoruz, susmuyoruz, hiçbir yere gitmiyoruz” yazılı pankartla katıldı.

İTO Genel Başkanı Nergis Erdoğan yaptığı konuşmada şunları dedi:

“TTB yönetimi görevden alınmıştır ama bugün Türkiye’de yüzlerce TTB Merkez Konseyi vardır. Hepimiz görevimizin başındayız. Biz bu işi başaracağız.”

İTO Genel Sekreteri Ertuğrul Oruç yaptığı konuşmada TTB’e yönelik bu kararla diğer meslek örgütlerine gözdağı verildiğine dikkat çekerek dayanışma için gelen meslek örgütlerine söz verdi.

“TTB ile omuz omuza mücadele veriyoruz”

SES adına konuşma yapan Yasemin Bakır TTB Genel Başkanı Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı’nın saygın bir bilim insanı olduğunu hatırlatarak birçok konuda fikrinin alınmasının sorumluluk gereği önemine işaret etti. Özellikle pandemi döneminde Sağlık Bakanlığı’nın yapmadığı bilgilendirmeyi TTB ile meslek örgütlerinin yaptığını belirten Bakır “TTB ile omuz omuza mücadele ediyoruz. TTB bizim için değerlidir” dedi. İktidarın politikalarına karşı ses çıkaran TTB, barolar ve TMMOB gibi meslek örgütlerinin her zaman hedefte olduğunu belirten Bakır “Türkiye’de çalışan hekimler meslek örgütlerine sahip çıkacaktır” dedi.

“Atadığınız kayyımlar ancak sizin tabip odalarındaki suretiniz olabilir”

DİSK Dev Sağlık-İş adına yapılan konuşmada şu ifadelere yer verdi:

“Yıllarca taşeron işçilerin sağlık hakkı mücadelesinde, insanca yaşam güvenceli iş için yaptığımız çalışmalarda TTB’i hep yanı başımızda gördük. Bundan sonra da yan yana olmaya devam edeceğiz. Atadığınız kayyımlarla sağlık emekçilerinin iradesini gasp edemezsiniz. Atadığınız kayyımlar ancak ve ancak sizin tabip odalarındaki suretiniz olabilir. Ondan da öteye geçemez. TTB’nin yanındayız.”

Ardından TTB’li bir hekim söz alarak Zafer Açıkgöz’ün görev tanımı dışında çalıştırılarak katledildiğini hatırlatarak “Biz bugün görev tanımı dışında çalıştırılan, sömürülen, iş cinayetlerinde katledilen emekçilerin yanında olduğumuz için hedef alınıyoruz” dedi.

“Bu karara hep birlikte karşı duralım”

Konuşmaların ardından basın açıklaması okundu. Açıklamada mahkemenin iddia ettiği amaç dışı faaliyetler şöyle sıralandı:

“*Pandemi döneminde Sağlık Bakanlığı’nın sakladığı gerçek verileri kamuoyu ile paylaşmak mıdır?

*Sağlıkta şiddete yönelik Beyaz Kod kazanımı mıdır?

*Asistan hekimlerin yıllardır süregelen mücadele sonunda nöbet ertesi izin kazanımı mıdır?

*İntörn hekimlere maaş hakkı talep etmek midir?

*Sağlık Bakanlığı’nın gözü önünde katledilen, şiddete uğrayan meslektaşlarımıza sahip çıkan eylemler midir?

*Doğa ve insan hakları için hekimlerin sözü olması mıdır?

*Türk Tabipleri Birliği en önemli organlarından olan kol faaliyetleri ile hekimlerin sağlık alanındaki eksikliklere karşı yürüttükleri yapıcı onarı çalışmalar mıdır?

*Yurdun dört bir yanında üniversitelerde ve eğitim ve araştırma hastanelerinde asistan hekimlerin sesi olmak mıdır?

*Serbest çalışan hekimlerin özel hastanelere mecbur bırakılmasına karşı sessiz kalınmamak mıdır?

*Çürümeye bırakılan, terkedilen köklü üniversite hastanelerinin açıklama yapılmaksızın başka bölgelere taşınıp bölünmesi / kapatılmasına karşı çıkmak mıdır?

*Kadın hekimlerin iş yerlerinde uğradıkları mobbinge, tacize karşı ses çıkartıp onlarla birlikte dayanışma içinde olmak mıdır?

*Hekimlerin ücret ve özlük hakları için verilen mücadele midir?

*Hekimlerin gelecek güvencesiyle yaşanabilir ücret talebini dillendirmek midir?

*Kızamık gibi toplum sağlığını tehdit eden durumlarda yetkililere sorumluluklarını hatırlatmak ve topluma uyarılarda bulunmak mıdır?

*Deprem bölgesinde kaderlerine terk edilmiş meslektaşlarımızın yanında olmak mıdır?”

TTB’nin amacının hekimlerin mesleki ve özlük haklarının yanı sıra toplumun da sağlık hakkını korumak olduğuna dikkat çekilen açıklamada son olarak “Emeğimize ve meslek örgütümüze sahip çıkalım, hekimlerin iradesini yok sayan bu karara karşı hep birlikte karşı duralım” denildi.

Ardından TTB’nin mektubu okunarak eylem sloganlarla bitirildi.

Eyleme katılan kurumlar şunlardır:

“Devrimci Sağlık-İş, SES, Sol Parti, DİP, Halkevleri, TİP, Eğitim-Sen, Tüm Emeklilerin Sendikası, İşçi Dayanışma Derneği, Kadınlar Birlikte Güçlü, TİHV, SHUDER İstanbul Şubesi, İSİG Meclisi.”

Eylem boyunca “susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz” , “direne direne kazanacağız” , “TTB susmadı, susmayacak” , “TTB biziz biz buradayız” , “Herkese eşit, nitelikli sağlık” sloganları atıldı.

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu