Güncel

Wan’da 13 yaşındaki Y.K. gördüğü işkenceyi anlattı

H. Merkezi: Wan’da Kobanê’ye destek eyleminde polis tarafından gözaltına alınan 13 yaşındaki Y.K. emniyette işkenceye maruz kaldığını belirterek yaşadıklarını anlattı.

IŞİD’in Kobanê’ye yönelik saldırıları sürerken  bir çok ilde eylemler düzenlendi, binlerce kişiden oluşan kitleler sokağa çıkarak Kobanê’deki saldırılara dur dedi; yapılan eylemlere devlet polisiyle, askeriyle saldırdı. Wan’ın Bostaniçi Mahallesi’nde de düzenlenen eylemde 13 yaşındaki Y.K. eylem sonrasında gözaltına alınarak işkenceye maruz kaldı. Çene, bel, el ve kasık bölgesinin yanı sıra vücudunun çeşitli yerlerinden aldığı cop darbeleri ile yaralanan Y.K., tüm bunlar yetmezmiş gibi bir de “Örgüt üyesi olmak ve örgüt adına suç işlemek” iddiasıyla mahkemeye sevk edildi.

“Beni çukurun içine atıp bayıltana kadar dövdüler”

Yaşının küçük olması nedeniyle serbest bırakılan Y.K. “Herkes sağlık ocağının bulunduğu cadde üzerinde toplanıp slogan atıyordu. Bende oraya gittim, kısa bir süre sonra asker ve polis gelerek müdahale de bulundu. Yoğun gazdan dolayı gözlerim görmüyordu, kaçmaya çalışırken, arkadan bir sivil polis beni yakaladı. Beni yakaladıktan sonra, birkaç polis ve asker daha geldi. Orada bir çukur vardı, beni çukurun içine atıp bayıltana kadar dövdüler. Ondan sonra bir zırhlı aracın içerisine koydular. Araç içerisinde çok sayıda polis vardı, hepsi birden beni dövmeye, bana küfür etmeye başladılar” dedi.

Eyleme giderken üzerinde, oyun oynarken kullandığı bilyelerin olduğunu ifade eden Y.K. (13), polislerin cebine sapan koyup, sapanla kendilerine taş ve misket attığını yönünde ifade aldırtmaya çalıştığını söyledi. Ellerinin arkadan plastik kelepçe ile bağlandığını dile getiren Y.K.(13), “Polisler beni zırhlı araca bindirirken ellerimi plastik kelepçe ile arkadan bağladılar. Evden çıkarken, arkadaşlarımla mahalle de oyun oynadığım misketler vardı. Onlar cebimde duruyordu. Beni gözaltına alırken, baktım cebime sapan koydular. Polislerden biri, ‘sen bu sapanla bizlere misket atıyorsun’ dedi. Bende bu misketleri oyun oynamak için üzerimde taşıdığımı, kesinlikle polislere atmak için üzerimde taşımadığımı söyledim. Polislerin beni dövmeleri beni çocuk şubesine götürmelerine kadar sürdü. Birisi ayağıyla boğazımı sıkarken, bir diğeri böbreklerime elleyip, ‘böbreklerini yerinden çıkarayım mı ?’ diyordu. Çocuk şubesine teslim edildikten sonra, orada mavi gözlü şişman bir polis vardı. Bu defa o beni dövmeye başladı. Anneme ve Öcalan’a küfür ederek beni dövdü” şeklinde konuştu.

Darp raporu verilmedi

Polisler tarafından gözaltına alındıktan sonra çocuk şubeye götürülen Y.K., burada da kötü muamele baskı ve işkenceye maruz bırakıldı. Kendilerine sadece sabah kahvaltılık verildiğini akşama doğru ise kuru bir parça ekmeğin verildiğini dile getiren Y.K., gözaltında tutulduğu nezarethaneye sonradan 5 çocuğun daha getirildiğini ifade ederek, “Sonradan yanıma 5 çocuk daha getirdiler. Birisinin kolunu kırmıştılar. Çocukların ellerinde plastik kelepçe vardı. Kısa bir süre sonra 2 kadın polis geldi. Ellerinde cop vardı. Kolu kırık olan arkadaşımıza bu 2 kadın polis tarafından şiddet uygulandı. Bu şiddet gözlerimizin önünde oldu. Bize çok kötü davrandılar, fayansın üzerinde yatırdılar. Biz 6 kişiydik bize sadece 2 battaniye verdiler. Sabah sadece kahvaltılık verdiler, akşama doğru ise her birimize sadece birer parça kuru ekmek verdiler” dedi.

Polisin uyguladığı işkence izleri net olarak görünmesine rağmen, hastaneye sevk edilen Y.K.’ye her hangi bir darp raporu verilmedi. Y.K., “Doktor bana bir şeyin var mı dedi. Ben var dedim, polis bana tamam sen geç dedi. Bırakmadı doktor beni muayene etsin. Sonra bizi mahkemeye çıkardılar, benim yaşım küçük olduğu için beni bırakırken, diğer arkadaşlarımı tutukladılar” diye konuştu.

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu