GüncelManşet

YDG: Öfkemiz Yerin Derinliklerinden Geliyor

H.Merkezi: Yeni Demokrat Gençlik Soma maden katliamının birinci yıl dönümünde bir açıklama yaptı. YDG yaptığı açıklama da işçi ölümlerinin bir sistem gerçekliği olduğuna dair vurgularda bulundu.

YDG tarafından yapılan açıklama da, Soma için “Adalet yeni işçi katliamlarının olmaması ve geleceğimizi elimize almak için “Yeni Türkiye” rüyalarını kâbusa çevirdiğimizde yerini bulacaktır.” dedi. Yapılan açıklama da eylem çağrısında da bulunularak Soma, Ermenek, Torunlar, Tuzla, Ostim, Yalvaç ve daha nice işçi katliamlarının hesabını sormak için alanlarda olacağız.” denildi.

Yapılan açıklamanın tam metni ise şu şekilde:

Öfkemiz Yerin Derinliklerinden Geliyor

Soma’da geçtiğimiz yıl 13 Mayıs’ta resmi rakamlara göre 301 maden işçisi katledildi.

Katliamdan bu yana geçen bir yılda öfkemiz Soma’nın sessizliğiyle büyüdü! Katliamdan bu yana geçen bir yılda Soma için adalet bir adım dahi ilerlemedi!

Daha katliam devam ederken faşist devlet işçileri nasıl köle olarak gördüklerini, işçi yakınlarını tekmeleyerek, yumruklayarak göstermişti. Hükümet sözcüleri, katlettikleri işçiler için “fıtrat, kader” demekten başka hiçbir şey yapmadığı gibi Soma için adalet isteyenleri coplatmış, gözaltına aldırmıştı. Hakkını isteyenler için süreç bir taraftan böyle devam ederken, yaşamını yitiren maden işçilerinin tazminatlarını dahi ödemeyen Soma Holding hakkında, hükümet herhangi bir işlem başlatmamıştı.

TC Devleti’nin kanlı çarklarından biri olan Soma Holding, bugün 301 işçiyi katletmesine rağmen “mağdur olduk” diyebilme cesaretini bulabilmektedir.

Soma’nın ardından AKP hükümeti işçilerin güvenliği ile ilgili düzenlemeler getireceğiz demesine rağmen iş cinayetleri devam etti.

AKP’nin yaptığı “düzenlemeler” sonrası, Şırnak ve Ermenek’te maden işçilerine, Torunlar’da inşaat işçilerine, Mersin’de, Konya’da mevsimlik tarım işçilerine ölüm yeniden reva görüldü. “Fıtrat” ve “kader” denilen şey işte bu düzenlemelerle resmiyet kazandı.

Taşeron sistemin temsilcilerinin dile getirdiği gibi tüm bu ölümler kader ya da fıtrat değil, birer cinayettir. Bu cinayetlerin tekrarlanarak artması; taşeron sistemin, işçiyi köleleştirip sömürüyü derinleştirerek, patronların kârını artırma isteğinin bir sonucudur. Bugün işçi yandaşı, demokrasi havarisi kesilen AKP hükümeti; işçiyi neo-liberal politikalarla güvencesizleştirdi, taşeron sistem ve revize edilen yasalarla, sendikalar başta olmak üzere işçilerin örgütlenebileceği neredeyse tüm alanları yasakladı.

Adalet geciktirilemez, işçi güvenliği için gerekli önlemlerin geciktirilemeyeceği gibi. Faşizmin hukukundan da adalet beklemiyoruz.

Adalet, kayıtsız ve güvenliksiz çalıştırılan işçilerin, denetimi emek ve meslek örgütleri kapsamında gerçekleştirildiğinde yerini bulacaktır.

Adalet, geleceğini kendi elleri ile yaratacak olan işçi sınıfının hesap sorma bilinciyle yerini bulacaktır.

Adalet, işçileri örgütsüzleştirmekten ve faşist patron-ağa devletine hizmet eden bürokratik sarı sendikaların bertaraf edilmesiyle yerini bulacaktır.

Adalet, asgari ücretle zaruri hiçbir ihtiyacını dahi karşılayamayan emekçi çocuklarını geleceksizleştirme politikalarına karşı yerin derinliklerinden gelen öfkemizle sistemin çarkına çomak soktuğumuzda yerini bulacaktır.

Adalet, yeni işçi katliamlarının olmaması ve geleceğimizi elimize almak için “Yeni Türkiye” rüyalarını kâbusa çevirdiğimizde yerini bulacaktır.

15-16 Haziran’dan Soma’ya direnişi büyütecek, Soma’da içimize dolan öfke ile geleceğimize vurulan zinciri kıracağız.

Faşist hükümetin kana bulanmış ellerini,  üzerimizden sıyırmak ve o ellerin bir kez daha boğazımızı sarmasını engellemek; Soma, Ermenek, Torunlar, Tuzla, Ostim, Yalvaç ve daha nice işçi katliamlarının hesabını sormak için alanlarda olacağız.

Yeni Demokrat Gençlik

Kaynak: http://www.yenidemokratgenclik.net/

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu