İstanbul: Tehlikedeki Avukatlar Günü dolayısıyla Honduras’ta hukukçulara yönelik gerçekleşen faili meçhul cinayetlere dikkat çekmek için SAV, ÇHD, ÖHD ve TOHAV Bakırköy Adliyesi önünde basın açıklaması gerçekleştirdi.
Eylemde “Faili meçhul cinayetler ülkesi Honduras’ta avukatlar hedefte” pankartı açılırken gözaltında kaybedilen avukatların resimleri açıldı. Savunmaya Özgürlük Platformu (SAV), Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD), Özgürlükçü Hukukçular Derneği (ÖHD) ve Toplum ve Hukuk Araştırmaları Vakfı’nın (TOHAV) gerçekleştirdiği açıklamada, Honduras’ta işçilerin, işçi temsilcilerin, sendikaların ve hukukçuların baskı altında olduğu ifade edilerek 2010 ve 2015 yılları içerisinde toplam 91 avukatın katledildiği belirtildi.
“Kuşkusuz aynı saldırılarla karşı karşıyayız”
Honduras’ta hukukçulara yönelik katliamları kınamak ve enternasyonal dayanışmayı örmek için biraraya gelen avukatlar, “Kuşkusuz bu eylemi kendimiz için de yapıyoruz. Çünkü bizler de baskı altındayız. Hakkımızda soruşturmalar açılmakta ve fiziksel saldırılarla karşı karşıyayız” dedi.
Dünyanın birçok yerinde Tehlikedeki Avukatlar Günü dolayısıyla aynı anda gerçekleşen protesto eylemlerinde “Honduraslı Avukatlar, yargıçlar ve diğer hukukçularla dayanışmayla” başlıklı metin okundu. Bakırköy Adliyesi önünde gerçekleşen açıklamayı Esra Salmanlı okudu.
Salmanlı, insan haklarını, yoksul insanları, sendikaları veya köylüleri savundukları veya mesleki görevlerini tam anlamıyla yerine getirdikleri için tehdit edilen, saldırılan ve hatta katledilen avukatlarla dayanışma içinde büyükelçilikler önünde protestolar organize edildiğini belirterek, bu eylemin ilk ortaya çıkışını şu sözlerle hatırlattı: “Bu tarih, 1977’de, Madrid’de, İspanyalı faşistlerce katledilen 4 avukat ile bir sendikacının anısınadır.”
“Dünya çapında aynı anda gerçekleşen protesto eylemlerinde Honduras Büyükelçilikleri ve Konsolosluklarına avukatlar ve diğer hukukçular adına bir dilekçe tevdi edilecektir” diyen Salmanlı, bunun nedenini ise şöyle açıkladı. “Amaç, Honduras’ta avukatlara ve hukukçulara yönelik süregelen şiddet dalgasına dikkat çekmektir. Honduras’taki avukatların yüzleştiği durum vahimdir. 2010 ve 2015 Mart’ı arasında, Amerikalılararası İnsan Haklar Komisyonu (IAHRC), hedef gözetilerek işlenencinayetlerle 91 avukatın katledildiğini kayıtlara geçmiştir.”
Hukukun üstünlüğü hiçe sayılıyor
Salmanlı, Honduras’taki şiddete, yalnızca avukatların karşı karşıya kalmadığını, muhtelif insan hakları ihlallerine maruz kalan kesiminde çoğunlukta olduğunu belirterek, bu durumun Honduras’taki kamusal yaşamı bir bütün olarak olumsuz etkilediğini kaydetti.
Honduras’ta yaşananların temel sebeplerini; yoksulluk, işsizlik, uyuşturucu kaçakçılığı, kadın düşmanlığı ve bu suçların soruşturma ve kovuşturmasındaki muhtelif açıklar oluşturduğunu bunun yanı sıra Honduras Hükümeti ve örgütlü grupların aynı kaygılar ile hareket ederek hukukun üstünlüğü ilkesinin altının oyulduğunu açıklayan Salmanlı, “Bu durum, BM’nin farklı mekanizmaları tarafından rapor edilmiştir. Birleşmiş Milletler Uyuşturucu ve Suç Ofisi tarafından yapılan bir çalışmaya göre, 2013’te, Honduras, dünya üzerindeki en yüksek cinayet oranına sahiptir. Bu, ayrıca, Uluslararası Af Örgütü, İnsan Haklarıİzleme gibi DKÖ tarafından da teyit edilmiştir” dedi.
Salmanlı, birçok savcının katledildiği ve suça karışan polis veya devlet görevlilerinin rütbeli ya da üst makamdaki insanlar tarafından baskı altına alınmaya çalışıldıklarını belirterek açıklamayı sonlandırdı.
“Direnen meslektaşlarımızı selamlıyoruz”
Salmanlı’nın ardından ÖHD adına Sinan Zincir söz aldı. Zincir, dünyanın her yerinde direnlerin yanında olduklarını belirterek T. Kürdistanı’nda gerçekleştirilmek istenen soykırımın yanında orada mücadele eden avukatlara da uygulandığını ifade etti. T. Kürdistanı’nda mücadele eden avukatları selamlayan Zincir, Tahir Elçi’yi unutmadıklarını belirtti.
