DünyaGüncel

ÇEVİRİ | Latin Amerika Halkları, Sözde Halkçı ve Solcu Hükümetlerin Sınırlarını Aşıyor

"Peru halkı sadece Boluarte'nin atanmasını reddetmekle kalmıyor, aynı zamanda sağcı parlamentonun tamamının feshedilmesini de savunuyor."

Peru Devlet Başkanı Pedro Castillo’nun görevden alınmasının ardından 8 Aralık’ta başlayan bir dizi protesto gösterisinde bugüne kadar 8 kişinin öldürüldüğü kamuoyuna yansıdı. Bilindiği gibi P. Castillo, Kongre tarafından azledilerek görevden alınmıştı. Castillo görevden alındıktan sonra yolsuzluk yapmaya çalıştığı iddiasıyla “anayasayı ihlal” suçlamasıyla tutuklandı.

Halkların Uluslararası Mücadele Ligi (ILPS) Uluslararası Halk Mücadeleleri Birliği Latin Amerika ve Karayipler Komitesine göre “kurumsallaşmış darbe” Peru’da uzun süredir devam eden siyasi krizin sadece bir parçası konumunda. Komite, 11 Aralık’ta yaptığı açıklamada, ülkenin şu anda ve son altı yıldır yaşadığı istikrarsızlığın, Peru’yu “azınlık için” tutmayı hedefleyen büyük burjuvazinin hiziplerinin boğuculuğunun yoğunlaşmasının ve çoğunluğun bu hedefe aktif direnişinin bir sonucu olduğunu söyledi. Bununla birlikte halk, Peru parlamentosunun ve kurumlarının esas olarak gericiliğe hizmet ettiğinin ve onlardan hiçbir şey bekleyemeyeceğinin farkındadır.

Peru’da devletin işçilerin ve vatandaşların acil sorunlarına eğilmesi için güçlü bir çağrı var. Castillo’nun, hükümetteki sağcı güçlerin yoğun baskısı karşısında örgütlerine ve “halk seferberliğine” güvenmemesinden çok rahatsızlar. Bunun yerine Castillo, işçilerin ve vatandaşların mağduriyetlerini giderecek önlemleri terk etti ve parlamentodaki krizi “içeriden” çözmeye çalıştı, ki bu da sadece görevden alınmasıyla sonuçlandı. Yerine hemen başkan yardımcısı Dina Boluarte getirildi ve o da Kongre’de çoğunlukta olan sağcı blokla işbirliği yaptı.

Peru halkı sadece Boluarte’nin atanmasını reddetmekle kalmıyor, aynı zamanda sağcı parlamentonun tamamının feshedilmesini de savunuyor. Yeni seçimlerin derhal başlatılması çağrısında bulunuyorlar.

Halk hareketinin ana talebi, Castillo göreve gelmeden önce de geçerli olan, ülkenin neo-liberalizmle çerçevelenmiş anayasasının çöpe atılması ve kötüleşen ekonomik koşullar karşısında halkın egemenlik talebine yanıt verecek yeni bir anayasanın oluşturulmasıydı. Diğer yandan Castillo’nun Kongre’yi feshetme nedenlerinden biri de bir Kurucu Meclis’in kurulmasına izin vermekti.

ILPS komitesi bu görüşleri savunurken, açıklamasında “Latin Amerika ve Karayipler’deki tüm anti-emperyalist demokratik güçleri Peru işçileri ve halkıyla birleşmeye ve birlikte ayağa kalkmaya çağırıyoruz” dedi.

Komite, Arjantin, Şili, Ekvator ve Kolombiya’daki ayaklanmaların gösterdiği gibi “bölgenin ayaklanan vatandaşlarının ayak izlerini takip etmeye” çağırdı. Komite, bu ayaklanmalarda halkın, “sözde halkçı ve solcu hükümetlerin sınırlarını aşarak egemen sınıfın planlarını başarıyla bozguna uğratmaya ve ülkelerimizde ulusal ve sosyal kurtuluşu sağlamaya” çalışmakta olduğunu vurguladı.

*Philippine Revolution Web Central sitesinden çevrildi.

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu