İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi Hapishaneler Komisyonu, her hafta gerçekleştirdikleri “F oturumu” eyleminin 507’ncisini Beyoğlu’nda bulunan dernek binasında gerçekleştirdi.
Eylemin bu haftasında Diyarbakır D Tipi hapishanesi’nde tutulan 83 yaşındaki ağır hasta tutuklu Mehmet Emin Özkan’ın durumuna dikkat çekildi. Açıklamanın yapıldığı salona, “Hasta mahpus Mehmet Emin Özkan serbest bırakılsın” pankartı asılırken açıklamaya Kandıra 1 Nolu F Tipi Kapalı Cezaevinde sistematik işkenceye maruz kalan ve ölüme sürüklenen Garibe Gezer’in avukatı Jiyan Tosun da katıldı.
Açıklama konuşan İHD İstanbul Şubesi Hapishaneler Komisyonu üyesi Mehmet Acettin, Gezer’in yaşamını yitirmesine değinerek hasta tutukluların sistematik olarak öldürüldüklerini söyledi. Ulusal ve uluslararası yasa, sözleşme ve belgelere rağmen cezaevlerinde tutukluların haklarının ihlal edildiğini, işkence ve kötü muamelelere maruz bırakıldığını ifade eden Acettin, ölüme sürüklenen Gezer’in bunun en büyük ispatı olduğunu söyledi.
Gezer’in cezaevi yönetimi tarafından gördüğü işkencelerden dolayı “Sesim duyulsun istiyorum” dediğini hatırlatan Acettin, “Yaşadığı ihlallerin önlenmesi için dışarıdan destek istemişti. Ancak hiçbir yetkili bu iddiaları araştırmadı, olayları görmezden geldi ve oradan Garibe’nin cenazesi çıktı. İHD İstanbul Şubesi olarak Garibe Gezer’in gerçek ölüm sebebinin ortaya çıkması ve onu bu noktaya getiren her bir failin cezalandırılması için olayın takipçisi olacağız” ifadesinde bulundu.
Diyarbakır D Tipi Kapalı Cezaevi’nde tutulan 83 yaşındaki 25 yıllık tutuklu Mehmet Emin Özkan’ın durumuna da değinen Acettin,
“Özkan’ın ileri derecede kalp, koah, tansiyon, alzheimer hastası ve yapılan tetkiklerde beyninde kist olduğu tespit edildi. Rapor için getirildiği İstanbul Adli Tıp Kurumu’ndan dönüşte yapılan testte, Özkan’ın bakımını üstlenen oğlu ile birlikte Kovid-19’a yakalandığı anlaşılmış, durumunun ağırlaşması üzerine Diyarbakır Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi yoğun bakım ünitesine alınmıştır.
10 yıl önce kalp damarlarına stend takılan, ileri derecede kemik erimesi sorunu yaşayan Özkan; yürüyememekte, konuşamamakta, ileri derecede duyma ve görme problemleri yaşamakta, yine bir mahpus olan oğlunun yardımı ile yaşamını sürdürebilmektedir. Mehmet Emin Özkan’ın, ileri yaşına ve ağır hastalıklarına rağmen hala hapishanede tutuluyor olması yaşam hakkına ağır tehdit oluşturmaktadır. Sağlığına kavuşması neredeyse imkansız hale gelmiş olan Özkan’ın serbest bırakılarak tedavi ve bakımının iyi koşullarda sürdürülmesi durumunda, daha uzun yaşaması ve son günlerini ailesiyle geçirmesi mümkün olacaktır” ifadelerini kullandı.
Acettin, Özkan ile birlikte tüm hasta, yaşlı, engelli ve çocuklu hasta tutukluların serbest bırakılması ve yaşam haklarının korunması için yetkilileri göreve kamuoyunu duyarlılığa çağırdı.
Ardından söz alan Gezer’in avukatı Jiyan Tosun, tutuklulara üzerinde sürdürülen tecrit politikasına dikkati çekti. Gezer’in daha önce de intihar girişiminde bulunduğunu hatırlatan Tosun, “Buna rağmen Gezer, tecrit altında tutulmaya devam etti. Adli Tıp ölümü her ne kadar aydınlatmamış olsa da ölümün nedeni kesin olarak tecrittir. Cenazesine yapılan da ayrımcılık ve kötü muameledir.
Garibe’ye yapılanlar ve öldükten sonra da cenazesine yapılanlar, açıkçası bize düşman hukuku uygulandığını gösteriyor” diye konuştu.
