İstanbul Partizan İstanbul’da Ocak ayının devrim ve komünizm şehitleri anma haftası vesilesiyle Maltepe Gülsuyu mezarlığında bir anma etkinliği düzenledi. Anmaya YDG ve şehit yakınlarının yanı sıra mahalleden katılım gerçekleşti.
Anma etkinliği Erol Özer’in mezarı başında gerçekleşirken ilk olarak devrim ve komünizm mücadelesinde yaşamını yitirenler için 1 dakikalık saygı duruşu ile gerçekleştirildi. Mezar anmasında Partizan tarafından yapılan konuşmada, mücadele içinde yaşamını yitirenlerin her yıl ocak ayının son haftasında anıldığını dile getirildi.
Ocak ayının son haftasının 1978 yılından bu yana Kaypakkaya geleneği tarafından Devrim ve Komünizm şehitleri Anma haftası olarak ele alındığını, Ocak ayı içinde Ekim devrimin önderi komünist usta Lenin’in, Alman burjuvazisi tarafından Karl Liebneck ve Rosa Lükxemburg’un, coğrafyamızda ise Mustafa Suphi ve yoldaşlarının katledildiği, Kaypakkaya hareketi açısından Ocak ayında Meral Yakarı’n, Ali Haydar Yıldız’ın, Atilla Özkan’ın ve daha pek çok devrimci, komünistin şehit düştüğü dile getirildi.
Türkiye, T. Kürdistanı’nın tarih boyunca sayısız direnişe ev sahipliği yaptığı, bu coğrafyada ezilenlerin zulüm ve sömürüye karşı çok sayıda direnişe imza attığı, devrimcilerin emekçi kitlelerin bu mücadelesinin içinden doğup büyüdüğü ve geliştiğini ifade eden Partizan temsilcisi devrimci ve komünistlerin bilimsel bir ideolojiyi kuşanarak yeniden kitlelere döndüğü onlarla buluştuğunu ve ezilenlerin öfkesini daha ileri bir noktaya demokratik halk devrimi, sosyalizm ve komünizm uğruna mücadeleye sevk ettiğini, bu yanıyla devrimci-komünistlerin fikirleri ve amaçlarıyla yarattıkları değerlerle var oldukları onları anmanın da bu bakımdan onların mücadelesini büyütmekle olabileceğini belirtti.
Denizlerde, Mahirlerde, Kaypakkaya’da, Mazlumlarda karşımıza çıkan gerçeğinin de bu olduğu belirtildi.
Bu yılın Kaypakkaya geleneği açısından özel bir anlamı olduğu, geleneğin 50. mücadele yılını kutladığı, 50 yıllık bir mücadelenin geride bırakıldığı, bu tarih içinde yenilgilerin, hataların, eksikliklerin, ağır-sancılı süreçlerin yaşandığını bununla birlikte gelecek açısından daha büyük başarılara imza atmak adına çok sayıda başarılı örneğin, çok ciddi bir birikimin ve değerlerin bulunduğu ifade edildi.
Erol Özel’in mezarının karanfiller süslenmesinden sonra Hasanpaşa’da İsmail Oral’la birlikte katledilen Hatice Dilek’in mezarı ziyaret edildi. Burada Hatice’yi mahallede tanıyan bir yoldaşı, Hatice Dilek’i anlattı. Hatice Dilek’in 12 Eylül’e rağmen mücadeleden kopmadığı, Partizanların örgütlediği birçok süreçte aktif olarak yer aldığı, mahalleden emekçilerle çok iyi ilişkiler kurduğu ifade edildi.
Ardından Perihan Çolak’ın mezarı ziyarete dildi. Perihan Çolak’ın 12 Eylül dönemini hapishane kapıları önünde geçirdiği, şehirlerde yürüttüğü mücadele sonrasında araması çıkınca gerillaya katıldığı ve burada şehit düştüğü belirtildi.
Akabinde 1980 öncesinde yaşamını yitiren yiğit Partizan Yaşar Yiğit’in mezarı ziyaret edildi. Yaşar Yiğit’in yaşamını yitirdiği sırada yanında olan bir yoldaşı konuşarak Yaşar Yiğit’i ve nasıl şehit düştüğünü anlattı. Yaşar Yiğit’in gelişime açık, sevilen ve girişken, genç bir devrimci olduğunu dile getirdi.
Anma etkinliği Güzel Ananın mezarının ziyarete dilmesiyle son buldu. Güzel Ananın mezarı başında yapılan konuşmalarda Güzel Ananın hemen her eylemin vazgeçilmez ismi olduğu, yoldaşlarına umut aşılayan direngen bir tutumu daima sürdüğü dile getirildi.
