DünyaGüncel

ICOR’dan Kazakistan işçileri ve halkıyla dayanışmaya çağrısı

ICOR, Kazakistan'da yaşananlara ilişkin yayınladığı bildiride Kazakistan halkıyla dayanışma içinde olduğunu belirtti.

Devrimci Parti ve Örgütlerin Enternasyonal Koordinasyonu (ICOR), Kazakistan’da yaşananlara ilişkin bir bildirge yayınladı.

ICOR, herkesi Kazakistan işçileri ve halkıyla dayanışmaya çağırdı. 2022’nin başında sıvılaştırılmış doğal gaz fiyatlarının iki katına çıkmasıyla tetiklenen, iktidar karşıtı kitlesel eylemlerin Kazakistan’ın başkent Nur-Sultan ve ekonomik metropol Almati dahil olmak üzere pek çok kentine yayıldığı belirten açıklamada, sanayi, özellikle de petrol, gaz ve çelik işçilerinin, greve çıkarak yolları kestiği ve mitingler düzenlediği ifade edildi.

Kazakistan’ın on yıllardır faşist Nursultan Nazarbayev tarafından yönetildiği ve 2019’da yerine geçen Kasım Cömert Tokayev’in de Nazarbayev ailesini koruduğu belirtilen açıklamada, protestoların bir ayaklanma karakterine sahip olduğu ve ve yozlaşmış hükümetin devleti istismar etmesine karşı geliştiği dile getirildi.

Halk büyük öfke beslediği hükümet binalarını kararlılıkla işgal ederken, polis ve ordunun halkı faşist bir acımasızlıkla bastırdığı ve en az 225 kişiyi katlettiği kaydedilen açıklamada, emperyalist güçlerin ise nüfuzlarını güvence altına almaya ve hatta bu meşru ayaklanmayı suistimal etmeye çalıştıklarına işaret edildi.

Açıklamada, Tokayev’in gaz fiyatlarını düşürme ve hükümeti yenileme hamlelerinin halkı yatıştıramadığı vurgulanarak, sonraki adımın Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü askerlerinin ülkeye girmesi olduğuna dikkat çekildi. “Rus emperyalizmi böylece emperyalist rakiplerine karşı bir avantaj elde etmiş oldu ve jeostratejik, ekonomik ve askeri açıdan önemli bu ülkede güç iddiasını tartışmasız bir biçimde yükseltti. Ancak bu, Batı emperyalistlerini durup izlemeye itmeyecektir ve bu odak noktasında savaş tehlikesini de şiddetlendirecektir” denilen açıklamada, Rus emperyalistleri ve Çin’in yanı sıra NATO ve AB emperyalistlerinin de bölgedeki kontrol ve etkilerini güvence altına almak istediği belirtildi.

Meşru halk eylemlerinin enerji fiyatlarındaki sert yükselişe karşı yönelmekten çıktığı dile getirilen açıklamada, 2011’de Janözen’de grevdeki petrol işçilerinden 16’sının katledildiği hatırlatıldı. ICOR, faşist hükümetin bir kez daha sendikaları hedef aldığını söyleyerek, burjuva medyada yayılan “şiddetsizliğe çağrı” ifadelerinin kimin ezen kimin ezilen olduğunu görmezden geldiğini kaydetti.

Kazakistan’daki tüm işçi, kadın ve gençlerle dayanışma içinde olduğunu vurgulayan ICOR, “Meşru talepleri için sokağa çıkan insanları ‘terörist’ diye damgalamak tipik bir yöntemdir” dedi.

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Diğer içerik
Kapalı
Başa dön tuşu