H.Merkezi: Pınarhisar’a bağlı Poyralı Köyü kadınları çimento fabrikasının kapasite artışı projesinin kesinlikle karşısında durduklarını yöresel bir gazete aracılığı ile beyan ettiler.
Poyralı köyü sakinlerinden Hikmet Güler, “ Doğma büyüme bu köylüyüm. Ben her şeyden önce sağlığın ve doğanın korunmasını isterim. Ama bu fabrika ve başlarındaki kişiler kendi çıkarları için bizleri ve doğayı hiç düşünmüyor. Sularımız, havamız kirleniyor. Bağlarımız kurudu. Kireç tozundan dolayı yağmur yağdığında her yer çamur oluyor. Sebzelerimiz meyvelerimiz yok oluyor.” dedi.
SANKİ DEPREM OLUYOR
7 yıl önce betonarme ev yaptığını, eve 70 yıllıkmış gibi durmadan tadilat yaptıklarını maddi manevi yıprandığını dile getiren bir başka köy kadını Seher Tokabüyük ise “ 7 yıl önce betonerme ev yaptım. Geçen araçlardan ve patlamalardan dolayı evimiz sallanıyor. Bir anda olan patlama canımızı ağzımıza getiriyor. Sanki deprem oluyormuşçasına evimiz sallanıyor. Birgün üzerimize yıkılmasından korkuyoruz.” şeklinde derdini dile getirdi.
DOĞAL OLARAK ÇATLADIĞINI SANIYORDUK
Semiha Çoban, isimli bir bayan ise “Evlerimiz çok çatlamaya başladı. İlk başlarda doğal olarak çatladığını sanıyorduk. Ancak sonra anladık ki doğanın dengesini taş ocakları bozuyor. Çocuklarımız ve bizler yaşadığımız bu bölgede mutlu ve sağlıklı olmak istiyoruz. Taş ocağı istemiyoruz.” dedi.
MESELE BİRKAÇ ÇATLAK DEĞİL
Köyden yetişmiş olan Fatmanur Güler ise “ Mesele sadece birkaç çatlak meselesi değil. Ormanların doğanın katledilmesidir. 50 kilometre ötemizdeki Bulgaristan Istrancaları nasıl koruyor. Bizim burada ise tam tersi doğa katlediliyor. Sanayisi gelişmiş ülkelerde doğa katledilmiyor. Türkiye’nin büyük yağmur çeken ormanları Kırklareli Bölgesinde bulunuyor. Bu ormanları katlederlerse bölgemiz yaşanmaz duruma gelecek.”diyerek tepkisi dile getirdi.
