EmekGüncel

EMEK-RÖPORTAJ | “Mücadelemiz Devam Edecek!”

Birleşik Metal-İş Sendikası Bursa Şube Başkanı Gökhan Aydın ile bir söyleşi yaptık. Hem greve dair hem “Vergide Adalet, Gelirde Adalet” ve “Geçinebilecek Ücret” talebi ile başlayan çalışma hem de MESS sürecine dair konuştuk.

DİSK’e bağlı Birleşik Metal-İş’in örgütlü olduğu Şahinkul Fabrikası’nda toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde anlaşma sağlanamadı. 240 işçi, 21 Aralık’ta greve çıktı. Grev, belli sayıda sendika üyesi işçinin fabrika önündeki nöbeti ile devam ediyor.

Bizler de Birleşik Metal-İş Sendikası Bursa Şube Başkanı Gökhan Aydın ile bir söyleşi yaptık. Hem greve dair hem “Vergide Adalet, Gelirde Adalet” ve “Geçinebilecek Ücret” talebi ile başlayan çalışma hem de MESS sürecine dair konuştuk.

Aydın, fabrikada grevin devam ettiğini, TİS sürecinde patronun işçilerin hakkını vermemesi ve üç işçinin işten atılması nedeniyle başladığını dile getirdi. DİSK’in “Vergide Adalet, Gelirde Adalet” çalışması kapsamında birçok yerde eylemler yapıldığını belirtti. MESS sürecinde ise işçinin kabul etmeyeceği zam artışını kabul etmeyerek, grev yasaklansa bile grev ilanını asacaklarını ve fiili olarak greve çıkılacağını vurguladı.

– Bursa’da sizin şubenizin öncülük ettiği Şahinkul ile ilgili TİS sürecinin tıkanmasından kaynaklı başlayan grev ile ilgili süreci kısaca anlatır mısınız?

– Şahinkul grevinin dayandığı esas sorunların başladığı dönem, işverenlerin AG’yi kaldırdığı dönem. Bu iş yerinde net ücret üzerinden ücretler ödeniyordu. Otomatik olarak oradaki 600-650 liralık tutar, işçilerin ücretinden düşmüş oldu. İşçiler defalarca işverenle görüşmesine rağmen bir adım atılamadı. Bundan kaynaklı da sendikamız fazla mesailerle ilgili “fazla mesaiye kalmayacağız” diye bir karar aldı. Bu kararın neticesinde işveren, işçilere baskı yapmaya başladı ve üç temsilcimizi işten çıkardı.

Bu çıkışlardan sonra bir buçuk yıldır sürekli işçiler baskı altında tutularak sendikamızdan istifa ettirilmeye çalışıldı. Başka bir sendika işveren eliyle getirilmeye çalışılıyor. İş kolundaki başka bir sendika… Biz yetkimizi aldık. V İşveren bizimle, yetki süresince hiçbir zaman masaya gelmedi. Masaya gelmediği için de toplu iş sözleşmesi, yasal mevzuat İş-kur üzerinden devam etti. Biz de üyelerimizin haklarını aramak için burada grev başlattık.

– Şu an fabrikada kaç işçi grevde, grev nasıl gidiyor?

– Üyelerimiz var ama tamamını greve çıkartmadık. Üretimin tamamını durduracak durumumuz olmadığı için sembolik bir grev bu. Evet, bugün üçüncü günü, şu an nöbet tutuyoruz kapıda. İşveren de durmuyor, içerideki üyelerimizi baskı yaparak istifa ettirmeye yönelik hamleler yapıyor. Buradaki greve çıkacak arkadaşlara beyaz yaka olmaları konusunda teklifte bulundu. “Tazminatınızı vereyim, üzerine para vereyim” diyerek “satın alma” girişimleri oldu ama arkadaşlarımız bunları kabul etmedi.

 Bıçak kemiğe dayanmış durumda

– DİSK ve bileşen sendikalarının özellikle Birleşik Metal-İş’in “Adalet istiyoruz” sloganı ile yürütülen bir çalışması var. Aynı zamanda MESS süreci. Bu çalışma ve MESS sürecine dair görüşmeler nasıl gidiyor?

DİSK, konfederasyon olarak ülkenin dört bir yanında “Vergide Adalet, Gelirde Adalet” ve “Geçinebilecek Ücret” şiarlarıyla bir kampanya ve eylemlikler başlattı. Eskiden gelir belgesi, dilim aralıkları, asgari ücretin 10 katıyla başlayan tutarlarda belirleniyordu. Şu anda son iki yıldır, ülkedeki ekonomik politikalardan da kaynaklı işçiler ilk vergi dilimi olan % 20 dilimi üçüncü ayda giriyorlar. Dar tutulduğu için bu aralık, altıncı-yedinci ayda da işçilerin girebileceği en üst dilimi olan % 27 dilime giriyorlar ve haddinden fazla vergi ödemek durumunda kalıyorlar. Sadece ücretlerin artırılması ile bu sorunun ortadan kalkmayacağı ortadadır. Çünkü ne kadar fazla brüt ücretin olursa o kadar fazla vergi kesiliyor. Bu konuda artık işçilerde “bıçak kemiğe” dayanmış durumda.

Bu yüzden de konfederasyonumuz bununla ilgili hem örgütte olduğu tüm iş yerlerinde basın açıklamaları, İstanbul’dan başlayıp Ankara’ya yürüyüş gerçekleştirdi. Şimdi de ülkenin dört bir yanında bölgelerde basın açıklamaları yapılıyor. Dün de Bursa’da böyle bir açıklama oldu. Yarın da İstanbul’da olacak bu açıklama.

MESS ile ilgili sürece gelecek olursak; MESS ile ilgili grup sözleşmesi var. Bu MESS grup sözleşmesi de 165.000 kişi kapsıyor. Burada üç işçi sendikası var. Türk Metal, Birleşik Metal ve Çelik-İş Sendikası. Bunlar arasında işçinin en çok üye olduğu sendika, Türk Metal-İş. Arkasından biz geliyoruz Birleşik Metal-İş Sendikası olarak.

Biz burada bir sözleşmenin, işçilerin kabul edemeyeceği şekilde bağlanmasına karşı mücadele ediyoruz. Daha toplu sözleşmelerin başında buna dair eylemler yaptık. Ön avans talebinde bulunduk. Ön avans talebiyle ilgili MESS bunu görüşmek yerine kendi paramızı bize vermemekte direndi.

Bizim saatlik ücretlerimize istediğimiz zam vardı, % 30’luk. Bunun yerine 4 bin 750’lik bir para teklif edildi. Bu da nette 2 bin 950 gibi bir şey yapıyor. Böyle bir yol çizerek bize kendi paramızı vermemekte direndiler. Bunun üzerine de eylemlerimiz başladı. Yaklaşık iki aydan beri Birleşik Metal-İş’in örgütlü olduğu 51 işletmede 12 bin işçi fazla mesai ve he vardiyada üretimden gelen bir saatlik gücünü kullanmaya devam ediyor. Şu an süreç, arabulucu sürecinde. Arabulucu sürecinde anlaşmadık. Bu arabulucu raporu ulaştığında biz sendikamızla grev kararı alıp ilan edeceğiz.

 “Fiili mücadelemizi devam ettireceğiz!”

– Son olarak ne söylemek istersiniz?

– Burada dayanışma içinde hareket etmek gerekiyor. Bu süreç görmezden gelinip buna dair kapalı kapılar arkasında işçinin kabul edemeyeceği bir artış yapılırsa biz grevimiz yasaklansa da greve devam edeceğiz. Bunu buradan da ilan ediyoruz yani Cumhurbaşkanı tarafından grevimizin ertelenmesi, yasaklanması, ortaya çıksa da biz Birleşik Metal-İş olarak eğer bizim kabul edebileceğimiz bir ücret ya da üyelerimizin kabul edeceği bir artışa yaklaşılmazsa fiili olarak greve çıkarız.

Yasaklansa da greve devam edeceğiz. Anayasa’dan gelen haklarımızdan ödün vermeyeceğiz. Geçmişe yasaklanan grevlerle ilgili Anayasa Mahkemesi’ne başvurduk ve bu mahkemede kazandık. Devlet, Birleşik Metal-İş Sendikasına 50 bin lira ödemek zorunda kaldı. Biz bunu ve İLO’daki haklarımızı da gerekçe göstererek şimdiden işçinin kabul etmeyeceği artışı Toplu Sözleşme yerinde tanımayacağı dile getiriyoruz ve fiili mücadelemizi devam ettireceğiz.

 

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu