H. Merkezi: İstanbul Esenyurt’ta 2000–2005 yılları arasında, kot taşlama işinde çalışırken, alınmayan önlemlerden kaynaklı silikosiz hastalığına yakalanan Halit Karabulak hayatını kaybetti.
2005 yılında memleketi Bingöl Karlıova’ya dönen Karabulak bir süre sonra solunum yetmezliği şikâyeti ile Erzurum Atatürk Üniversitesi Araştırma Hastanesi’ne gitti. Doktorların yaptığı muayene üzerine silikosiz hastalığına yakalandığı ortaya çıkan Karabulak 2010 yılında ise yatalak hale geldi. Bir süre önce fenalaşan Karabulak hastaneye kaldırıldı. Karabulak 22 Kasım günü Bingöl Devlet Hastanesi’nde yaşamını yitirdi.
Karlıova’da 300 Silikosiz hastası
Halit Karabulak’ın hayatını kaybetmesinden sonra Karlıova’da Silikozis’den ölenlerin sayısı 14’e yükseldi. Karlıova ilçesine bağlı Taşlıçay, Toklular, Hasanova, Bahçe köyü ve merkezde olmak üzere yaklaşık 300 Silikozis hastasının olduğu öğrenildi.
Silikozis;
Kot taşlamacılığına bağlı silikozis, dünyada ilk kez 2005 yılında ülkemizde görüldü. Bilinen klasik silikozis hastalığı en az 10 yıllık bir çalışma sonrası, silika içeren kumun veya tozun solunmasına bağlı olarak ortaya çıkan, nispeten yavaş seyirli bir hastalık. Hastalarda genelde 50-60’lı yaşlarda şikâyetler başlıyor, zamanla akciğerin etkilenme derecesine bağlı olarak kalp yetmezliği gelişebiliyor. Hastalık aynı zamanda akciğerdeki koruyucu mekanizmaları zayıflattığı için tüberküloz (verem) ve akciğer kanseri gelişme riskini artırıyor. Solunan toza karşı vücut savunmasının verdiği cevaba bağlı olarak akciğerlerde fibrozis denilen bir çeşit katılaşma oluyor. Belli bir dönemden sonra işçi o işten ayrılsa bile hastalık ilerleyebiliyor. Hastalığın ilerlediği durumlarda solunum giderek bozuluyor ve ne yazık ki hastalık ölümle sonlanabiliyor. İlerlemiş hastalığın şu anda bilinen bir tedavisi yok. Çok zor olsa da akciğer nakli yapılabiliyor, fakat bazen bu durumda bile hastalık nüksedebiliyor. Ayrıca, ülkemizde henüz gerçekleşen başarılı bir akciğer nakli söz konusu da değil.
