GüncelYorum

SÖYLEŞİ | Songül İlker: “Birlikte Hareket Etmeliyiz, İçeriye Ses Olmalıyız!”

Siyasi tutsak Ekim Polat’ın annesi Songül İlker ile Ekim’in durumu üzerine konuştuk.

Akromegali hastası Ekim Polat’ın annesi İlker, hasta tutsakların içeride yaşadıklarının tümünün dışardaki sessizlik, birlikte hareket edememekten kaynaklı olduğunu dile getirdi.

– Ekim’in annesi olarak 398 gündür infazının ertelenmesi için mücadele ediyorsunuz. Ekim’in kamuoyunun da bildiği üzere Agromali gibi önemli bir rahatsızlığı var. Bir hasta tutsak. Bu mücadelenizden bahseder misiniz?

– Tabii ki. Ekim, 2017’de tutuklandı. Kendisi gözaltında Vatan Emniyet’teyken dışarıda olan bir olaydan sorumlu tutuldu. Gözaltındaki bir insan dışarıdaki bir olay işleyemez halbuki. Tutuklandıktan iki yıl sonra İstanbul Okmeydanı’nda yaşanan bir olaydan da sorumlu tutuldu. Ama Ekim tutuklananı bir yıl olmuştu olay olduğu sırasında. Orada olmamasına rağmen tüm bunlar üstüne yıkıldı. Devamına Ekim 2017’de halk arasında “Dev Adam” olarak bilinen Akromegali hastalığına yakalandı. Bu hastalığın üstü kapatıldı. Bizden bile gizlendi. Ben raporlara kendi imkanlarımla çok zor ulaştım.

Raporları alıp bir doktor arkadaşımıza gönderdiğimde de milyonda dört görülen Akromegali hastası olduğunu öğrendim. Ekim de benden öğrendi hastalığını. O gün bugündür tedaviye ulaşması için çok mücadele ettim. Ama hiçbir sonuca ulaşamadık. Ekim defalarca sürgün edildi. Şu anda Tekirdağ 1 No’lu F Tipi’nde. Tedaviye ulaşması için mücadele ediyorum. Oturma eylemim de buna yönelik.

Tekirdağ’da kafes ring de dayatılıyor. Bunu jandarmanın yaptığı söyleniyor, hapishane ikinci müdürüne göre. Ben hapishaneyi aradım. Revirden Ekim’in sağlığıyla ilgili bilgi almak istedim, İkinci Müdür benimle görüştü. Kendilerinin yapmadığını, jandarmanın yaptığını söyledi. Ekim ayrıca KOAH hastası ve kafes ringte nefes alamaz durumda. Kelepçeli bir şekilde, insanlık dışı bir muameledir bu. Bunu kabul etmediği için hastaneye gidemedi. Bu raporları jandarmaya sunmam gerekiyormuş ki Ekim tedaviye ulaşabilsin.

Yani bu nedir? Sürekli sorun yaratarak sağlığını bozmak… Sağlığını bozan şey hapishane koşulları ve tedavinin engellenmesi. Hastalık ve sürekli sürgün üstüne sürgün yaşaması da aynı. Ee tabii bu arada işkenceye de maruz kaldı. Çok ağır fiziki ve psikolojik işkenceye maruz kaldı. Şu anda tedaviye ulaşması için oturma eylemi yapıyorum. 398 gün oldu evet.

 “Düşman hukuku ile hareket ediliyor

– Ekim’e dönük bu düşmanca yaklaşımı neye bağlıyorsunuz, hapishane idarelerinin neden böyle bir yaklaşım içerisinde olduklarını düşünüyorsunuz?

– Ben size şöyle bir şey anlatayım, Denizli’de yaşadığımız bir şey bu. İki gün hapishaneyi işgal ettim ben, Denizli T Tipi’ni. Ekim açlık grevi yaptı. Tedaviye ulaşamadığı için ve hak ihlallerinden dolayı. Kitap ve su bile verilmedi. Ben de hapishaneyi işgal ettim bunlardan kaynaklı. Hapishane Birinci Müdürü Ali Rıza Yıldırım bana “Bin-iki bin küsur insan var burada. Ben herkesi dize getirdim. Ekim’i getirmedim” dedi.

Yani istiyorlar ki, herkes biat edecek, her türlü işkenceye sessiz kalacak. Hak ihlallerine sessiz kalacak. Tutsaklar robot değil ama onlar insan. Karşındakinin yaptığı şey, insanlık onuruna aykırı olduğu için Ekim de buna karşı mücadele ediyor. Oradakilerin çoğu zaten gariban insanlardı, Denizli hapishanesi için söylüyorum. Okuma yazması olmayan insanlardan bahsediyorum.

“Biz ne dersek kabul edecekler” diye düşünüyorlar. Ekim ise onların dayattığı hiçbir şeyi kabul etmedi. Ayakta sayım dayatmasını, ağız içi aramayı, çıplak aramayı kabul etmedi. Bunları kabul etmeyince ve bunların hukuksuz olduğu, işkence olduğu söyleyince de tedavisi engellendi. Öyle olunca ben dışarda, Ekim de içerde mücadele etmeye başladık. Çünkü düşman hukuku ile hareket ediliyor.

Dışardaki sessizlik içeriye yansıyor”

– Ekim gibi birçok hasta tutsak sağlık durumları ağır olmasına rağmen serbest bırakılmıyor. Tahliyesi engelleniyor veya infazı yakılıyor. Sizce ne yapmak gerekir bu konuda?

– Türkiye’de örgütleme çağrısı yapılıyor ama önce hapishanelere bakmak lazım. İçerde bir utanç yaşanıyor. 70 yaşında birinin içerde olması, infazlarının ertelenmesi gibi. Yani keyfi bir tutum var. Yasaya uymuyor. Neden, dışarıdaki sessizlikten kaynaklı. Bakın ben Denizli Tabip Odası’na gittim. Kovuldum biliyor musunuz? “Hasta tutsaklarla ilgili bir çalışmanız yok” dedim.

Ekim siyasi tutsak olduğu için üzerindeki baskı artıyor ve işbirliğine yanaşmadığı, bunu kabul etmediği için üzerinde baskı artmaya devam ediyor. Ekim şu an içerde kalmaması gereken bir hasta tutsak, tüm hasta tutsakların acileti var. Ameliyat olması gerekiyor. Yaşadığı süreç içerisinde sürekli ışın tedavisi, ilaç tedavisi alması ve doktor kontrolünde olması lazım ama buna rağmen bırakılmıyor. Dışardaki sosyalistlerden, STK’lardan, birçok kurumdan ses çıkmadığında içerde onların yönetimi güçleniyor. Aynı şekilde hukukçulardan da ses çıkmıyor ruhsatları iptal edilecek diye ama sen bir devrimci avukatsın, o zaman onun gereğini yerine getirmen gerekir.

Dışardaki sessizlik içeriye yansıyor. Birlikte hareket edilmediği için sorun büyüyor ve mahallecilik var, bunlar da içeriye yansıyor. İçerdeki tutsaklar “o”dur, “bu”dur şeklinde ayrıldığında birçok şey yaşıyor. Ben 7 yıldır tutsakların neler yaşadığı biliyorum. 7 yılı devirdik, neler gördük! Keşke herkes tek yürek olup birlikte hareket etse, emin olun o zaman içerden bu kadar cenaze çıkmayacak.

Mehmet Emin Özkan suçsuz, olayla ilgisi olmadığı halde 30 yıl kadar yattı. Şimdi 3 ay ertelendi, peki 3 ay sonra ne olacak? sürekli hapse girecek miyim korkusuyla mı yaşayacak. Bu, dışarıdaki sessizlikten kaynaklı, hep birlikte “bu hukuksuzdur, bunun yasada yeri yok, anayasal hakları yaşam hakları engelleniyor” demeliyiz. Yaşam hakları için bile ses çıkaramadık. Bakın ben 380 günü aştım, kim duydu sesimi? İçerde hasta tutsak domuz bağı işkencesine maruz kalıyorsa birlikte hareket etmediğimizdendir. Mahalleciliği bırakmak zorundayız.

Akromegali nedir?

Akromegali: Yetişkinde hipofiz bezinin büyüme hormonu (BH veya GH) salgılayan hücresinden çıkan bir adenomdan (tümörden) fazla miktarda BH salgılanması sonucu oluşan bir hastalıktır. Dünyada her yıl bir milyon kişi arasından 3-4 kişide görülüyor. Tedavinin gecikmesi ile kandaki yüksek BH’nun diğer organlar üzerinde ciddi olumsuz etkileri gelişebilir. Akromegali tedavisinde ilk seçenek hipofiz ameliyatıdır.

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu